ARA
Vücudumuzun dış ortamla en sık temas eden, çevresel etmenlerden en çok etkilenen, en erken yaşlanan ve hep ihmal edilen bölümü ellerimizdir. Ellerimiz tıpkı yüzümüz gibi açıkta kalan ve görünen bir alan olduğu için günlük, sosyal ve iş hayatımızda önemli bir role sahiptir.
Kişisel bakımımızı ve yaşımızı en çok ellerimiz belli eder. Bu nedenle özellikle de kış aylarında başlayan soğuk havayla birlikte özel bir ilgi beklerler. El bakımında öncelikle günlük alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekebilir. Kış mevsiminde soğuk havalarda dışarı çıkarken eldiven kullanmayı, yaz mevsiminde de düzenli olarak güneş koruyucu krem kullanmayı alışkanlık haline getirmeliyiz. Tüm gün boyunca ortalama 5-10 kez ellerimizi yıkadığımız düşünülürse el temizliğinin doğru yapılmasının ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz. Eller yıkanırken mevsim ne olursa olsun ılık su kullanılmalı, aşırı sıcak ve soğuk sudan uzak durulmalıdır. Temizleyici seçerken cildi kurutmayan, antibakteriyel özellikli bir sabun tercih edebilirsiniz. Her yıkamada ellerinizin nem kaybettiğini unutmayın, çok sık el yıkamaktan kaçının. Her yıkamadan sonra mutlaka ellerinizi iyice kurulayın. Mümkünse lavabonuzun yanına günlük rahat kullanabileceğiniz bir nemlendirici bırakın. Böylelikle her yıkamadan sonra hemen kreminizi sürmek aklınıza gelecektir. Nemlendirici olarak zeytinyağı, shea yağı, gliserin, üre veya E vitamini içeren ürünler, mümkünse de yağlı kremler tercih edin.
Eğer meslek veya günlük hayatınız sırasında deriyi tahriş edebilecek deterjanlar, kimyasallar kullanmak zorunda kalıyorsanız, mutlaka içi pamuklu, dışı lastik şeklinde olan koruyucu eldivenler kullanın. Nemlendirici içeriği yanında, cildin üst tabakasında bir örtü oluşturan bariyer kremler kullanmak faydalı olacaktır. Bariyer kremler tıpkı görünmez, şeffaf bir eldiven gibi zararlı kimyasalların deriye temas etmesine engel olacaktır. Cildi zamanında korumamak, kurumasına, çatlamasına ve egzema gibi oldukça rahatsız edici cilt hastalıklarına neden olabilir.
Ellerimizde yıllar içinde meydana gelen yaşlanma belirtilerini silmek için en doğru zaman tam da bu mevsim yani kış aylarıdır. Yaşlanmanın ellerdeki ilk belirtisi kahverengi lekelerdir. Genetik yatkınlık, uzun yıllar boyunca yoğun güneş maruz kalma sonucunda oluşan bu lekeler çil gibi küçük noktalar şeklinde veya yüzeyi pürtüklü koyu renkli bir kabarıklık şeklinde görülebilir. Bunlardan kurtulmak için kimyasal peeling, kriyoterapi (dondurma tedavisi), lazer gibi çeşitli tedaviler kullanılabilir. Tüm bu tedaviler ciltte bir soyulma yaparak etki edeceğinden güneşli zamanlarda yapılmaması gerekir. Bu nedenle ellerinizdeki bu lekelerden rahatsızsanızetkili ve başarılı bir tedavi için kış mevsimini kaçırmamalısınız.Yaşlanma sürecinde ellerde deri incelir, deri altındaki yağ dokusunda da azalma olur. Bunun sonucunda da eller, damarları belli, derisi incelmiş ve büzüşmüş gibi görünür. Böyle yaşlı bir görüntüyü kremlerle düzeltmek çoğu zaman mümkün olmaz. Bu durumda hyalüronik asit gibi çeşitli dolgu maddeleri kullanılarak ellere yeniden dolgun, pürüzsüz ve genç bir görünüm sağlanabilir.
