Schiaparelli’nin 6 Mart’ta Paris Moda Haftası kapsamında tanıtılan 2022-23 Sonbahar/Kış Koleksiyonu, yine moda dünyasına meydan okudu. Daniel Roseberry tarafından hazırlanan koleksiyonda, ceketlerin üzerindeki ayrıntılı desenlerin yanında sıklıkla kullanılan siyah tonlar, dev şapkalar ve taş işlemeler dikkat çekti.
Daniel Roseberry, koleksiyonla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Geçen sonbahar, New York’taki Bergdorf Goodman’daki ilk mağazamızı açmadan hemen önce, oturdum ve yaklaşık dokuz saat boyunca 40 metrelik kemik beyazı bir kumaşı serbest stilde ellerimle boyadım. Üzerine siyah mürekkeple vücut parçaları, asma kilitler, anahtar delikleri, mezuralar gibi pek çok şey çizdim. Bu kumaş, hem o geceki akşam yemeğimizde masa örtüsü görevi gördü, hem de daha sonra bu sezonun yaratıcı noktası oldu. Couture, sanat olarak ifade edilen yaratıcılıksa, o zaman sonbahar/kış 2023 koleksiyonumuz, uygulanmış bir sanattır; müşterimizin ihtiyaç ve isteklerine göre gerçek hayata ve modern bir lüks marka olarak Maison Schiaparelli’nin heyecan verici evrimine uygulandı. Koleksiyondaki disiplinli renk paletini couture’dan devraldık. Kıyafetlerde, ince işçiliğin ve terziliğin öne çıkması için, yalnızca siyah, kemik beyazı ve altını kullanmaya karar verdik. Buradaki amacımız mükemmellikti, titizlikten doğan bir mükemmellik… Moda evimizin ikonik kodları bu koleksiyon için baştan sona yeniden tasarlandı ve güçlendirildi… Geçen sonbaharda üç aylık süre içinde First Lady Jill Biden, Cardi B, Regina King, Jeremy O. Harris, Lady Gaga ve Adeli’i giydirme onuruna eriştik. Ayrıca dünyanın her yerinden çok çeşitli bir müşteri portföyümüz var. Schiaparelli kimliği; hayalleri, tercihleri ve yönelimleri olan geniş bir insan kolajıdır. Kurucumuz kurnaz bir iş kadını ve zamanının sınırlarının çok ötesini gören yetenekli bir vizyon sahibi. Gündüzleri kendi ‘sert şıklığı’ ile disiplinli bir estetik sunuyor, ancak geceleri o bir yaratığa, sfenkse dönüşüyor. Bu koleksiyonumuz ve gelecekteki tüm koleksiyonlarımız da işte bu çelişkili kimlik üzerine kurulu. Schiaparelli gezegeninde hiçbir şey imkansız değildir!”