ARA
Metis'ten, haftalık bazda arama hacmini okuyan bir platformdan gelen verileri kullanan MediaVision, son üç ayda moda sektörünü şekillendiren temel eğilimleri analiz etti ve 2025'te trend olma olasılığı yüksek olan eğilimleri belirledi.
MediaVision PR Başkanı Annabelle Sacher, yaptığı açıklamada şunları söyledi: "2025'te moda trendlerini takip etmek ilginç olacak. Y2K modasının sürekli yeniden canlanması ve kişiselleştirilmiş ürünlere ilginin artmasıyla nostalji ve kendini ifade etme arzusunun yükseldiğini görüyoruz. Satın alma kararlarının arkasında bilinçli tüketim de var. Örneğin, tasarımcı taklitlerine olan talebin artması sadece maliyetle ilgili değil; arzu edilen stile erişilebilir bir şekilde ulaşmakla da ilgili.”
İşte 2025’te hakim olması beklenen beş moda trendi:
Kişiselleştirilmiş çantalara yönelik arama talebi son aylarda %389 oranında arttı ve bu durum benzersiz ve özelleştirilebilir ürünlere yönelik artan tercihi yansıtıyor. MediaVision, kişiselleştirme trendinin 2025 yılında mücevher ve monogramlı ürünler gibi aksesuarları da kapsayacak şekilde artacağını düşünüyor.
Leopar desenli jean pantolonlar ve ceketler, 2024'ün öne çıkan trendlerinden biriydi. MediaVision, leopar deseninin popülaritesini kaybetme belirtisi göstermediğini ve 2025'e leopar desenli kıyafetlerin hakim olacağını, çünkü arama oranının %136 arttığını belirtiyor.
Arama verileri, tasarımcı el çantalarına olan ilginin %91 oranında arttığını ortaya koyuyor. Ancak MediaVision, son birkaç ayda tüketici ilgisinde maddi nedenlerle tasarımcı taklitlerine ve uygun fiyatlı alternatiflere doğru bir kayma olduğunu ve bunun lüks modada erişilebilir yaklaşımların artmasına yol açabileceğini söylüyor.
2000'lerin başına nostaljik bir geri dönüş olan düşük belli jean pantolonlar, Y2K modasının etkisinin talep yaratmaya devam etmesiyle güçlü bir geri dönüş yapıyor.
Tüketicilerin Y2K modasının etkisine daha fazla yönelmesiyle son birkaç ayda kürk mantolara olan ilgi de mütevazı bir şekilde yüzde 32 arttı. Ancak MediaVision, tüketicilerin etik moda tercihlerine öncelik vermesiyle sahte ve daha sürdürülebilir alternatiflere doğru devam eden bir geçiş olacağını belirtiyor.
