Bottega Veneta, nesiller boyu yaratıcıları birbirine bağlayan bir köprü olarak sanatı her zaman kullanmış ve zanaatkarlığını ve zarif estetiğini kutlamıştır. Louise Trotter'ın kreatif direktör olarak göreve gelmesinin ardından marka, daha önce ‘Zanaat Dilimizdir’ reklam kampanyasını başlatmıştı ve şimdi ikinci kampanyasını tanıttı: Küresel marka elçisi ve Hollywood yıldızı Jacob Elordi'nin, Amerikalı fotoğraf ustası Duane Michals ile iş birliği içinde yarattığı ve hikâye odaklı görsel stilini sürdüren ‘What are Dreams’ adlı kısa film ve fotoğraf serisi…
Siyah beyaz fotoğraflara dayanan ‘What are Dreams’ serisi, gerçeküstücülüğün şiirsel dünyasına dalıyor ve gerçekliği ve bilinçaltını gizemli bir özel tiyatro gibi görsel bir şölene dönüştürüyor.
Serinin tamamı, Duane Michals'ın New York, Gramercy Park'taki özel konutunda fotoğraflandı. 1932 doğumlu ve 60 yıllık fotoğrafçılık kariyerine sahip olan sanatçı, oturma odasını dönüştürücü bir sahneye çevirerek Jacob Elordi'nin uçuşan tüyler, dışbükey aynalar, çiçekler ve dallar gibi aksesuarlarla olan içten etkileşimlerini yakaladı.
Kısa filmde, Bottega Veneta'nın Sonbahar/Kış koleksiyonundan kıyafetler giyen Jacob Elordi, titizlikle düzenlenmiş bir ortamda duruyor ve reklamla aynı adı taşıyan Duane Michals'ın ‘What are Dreams’ şiirini okuyor. İlk olarak 2001 tarihli ‘Questions Without Answers’ fotoğraf koleksiyonunda yer alan şiir; bir rüyadaki her şeyin harikulade, çarpık halini tasvir etmek için ‘zihnin gece yarısı filmi’ metaforunu kullanıyor. Piyano müziği eşliğinde Jacob Elordi'nin şiiri bir fısıltı gibi yankılanarak serinin edebi atmosferini zenginleştiriyor.
Duane Michals, kelimeleri her zaman imgelerin bir uzantısı olarak görüyor; bu sefer şiiri el yazısıyla sunuyor ve doğaçlama bir bilinç akışı performansına benzeyen siyah beyaz görsellerle harmanlıyor.
12 fotoğraftan oluşan seri, fotoğrafçının 1960'lardan beri ustalaştığı anlatı tarzını sürdürerek hem tanıdık hem de tuhaf bir atmosfer yaratıyor. Bu unsurlar, Duane Michals'ın tutarlı yaratıcı yolculuğunu yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda Giorgio de Chirico'nun metafizik resimleri ve René Magritte'in asılı nesneler ve görsel paradokslardan oluşan klasik imgeleri gibi sürrealist öncülere de doğrudan bir saygı duruşunda bulunuyor.