Anaokuluna başlarken ebeveynler nelere dikkat etmeli?

-Her şeyden önce tabii ki çocuğunuzla açık konuşmak gerekiyor. Ona anaokulunun ne demek olduğunu açıklamak ve orada nelerle karşılaşabileceğine dair bilgi vermek iki önemli nokta.

-Ona neler hissettiğini ve aklında nasıl bir yer canlandığını sorabilirsiniz. Eğer “korkuyorum” gibi bir cevapla gelirse, ona hissettiği duygunun doğal olduğunu vurgulayın. (Örneğin: “Ne hissettiğini anlıyorum, bilmediğimiz bir şeye adım atmak bazen korkutur” diyebilirsiniz.)

-Asla kurmamanız gereken cümlelerin başında ise şunlar geliyor: “Sen artık kocaman oldun, hiç korkulur mu, bak başkaları hiç ağlıyor mu” Tüm bunlar, onun özgüvenini zedelemekten başka bir fayda sağlamayacaktır.

-Bu, evden ilk ayrılık olduğundan bazen anneler için de daha duygusal bir süreç olabiliyor. Unutmayın ki çocuk belirli bir durumda ne hissedeceğini sizin yüzünüzden okur, sizi referans alır. Korkulu ya da mutsuz olduğunuzda bu duygular ona geçecektir.

-Kayıt yaptırdığınız anaokulunu dönem başlamadan önce uygun bir günde ziyaret edebilirsiniz. Hem ortamı görür, hem de öğretmenleri tanıma fırsatı olur. Bu ‘ilk gün’ kaygısını oldukça azaltacak bir önlem.

-Çocuk için rutinlerin ne kadar değerli olduğundan hep bahsediyoruz. Beslenme, uyku, tuvalet gibi ihtiyaçlarının nasıl, ne şekilde karşılanacağı konusunda açık ve net bilgiler onu rahatlatacaktır.

-Bu olgunlaşma evresinde artık bazı sorumluluklar alması ve anaokulunun gerçekten de ilkokula bir hazırlık görevi görmesi önemli. Eşyalarını çantaya koymak, üstünü giymek gibi yapabileceği işleri ona bırakın ve yaptığında gurur, mutluluk hissettiğinizi ifade edin.

Anaokulunun onun hayatında kritik bir geçiş süreci. Güvenli bağlanmanın özünde olan ‘ayrılık’ ve ‘ayrılıklarda dahi annenin koruyucu tarafını, sıcaklığını hissetmek’ işte tam da bu dönemde devreye girecek. İlişkinin ve bağlanmanın temeli ne kadar sağlamsa, ilk ayrılık da o kadar yumuşak ve doğal gerçekleşecek.