Dramanın çocuk gelişiminde ve persfektifi genişlettikçe yetişkinler, onlardan müteşekkil küçük sosyal topluluklar ve toplumlar hatta uluslar üzerinde nasıl etkili olabileceğini anlamak için öncelikle kelimenin ne anlama geldiğini incelemekte fayda var. Drama kelimesi dilimize Fransızca drame "tiyatro oyunu" sözcüğünden gelmiştir. Fransızca sözcük ise eski Yunanca dráma, yani "eylem, oyun, trajedi" sözcüğünden alıntıdır. Drama sözcüğü, kökü olan dram gibi; devinim, zaman içinde durum değiştirme anlamını taşır. Dramanın doğaçlama, rol yapma ve karaktere bürünme teknikleri, katılımcıları daha aktif, daha yaratıcı, daha sıradışı yapmayı mümkün kılar. Çocuklar üzerinde hayal güçlerinin ete kemiğe bürünmesine katkıda bulunma gibi bir etkisi vardır. Çocuklar, drama esnasındaki olaylara ve durumlara tepkiler geliştirmeyi öğrenirler. Aslında hayal güçleri yardımıyla buldukları pek çok tepkiden, o duruma en uygun olanını ortaya koyarak gerçek hayattaki durumlarda da kendilerine yol gösterecek tecrübeler kazanırlar. Bir başka deyişle drama, çocuklar için bir tatbikat gibidir. Hayatın gerçeklerine ve aniden ortaya çıkabilecek durumlara hazırlıklı olmayı öğrenirler.
Çocuklar oyunla büyür. Drama da bir çeşit oyun olduğundan çocukların severek katılacağı bir aktivitedir. Drama, gerçek hayatın zorluklarının tecrübe edildiği korunaklı bir prova gibidir. Montaigne oyunu “çocukların en gerçek uğraşları” diye tanımlar. Oyun, çocukların dünyadaki ilişkiler, nesneler ve olaylar hakkında çıkarımlar yaparak öğrenmelerini, yeni şeyler keşfetmelerini ve çevreleri hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlayan önemli bir araçtır. Çocuğun problem çözme becerileri, soyut düşünme, hayal gücü ve yaratıcılığı oyun ile gelişir.
Tüm bebek ve çocuklar, sosyal becerileri oyun içinde öğrenmeye başlar. Toplumsal norm ve kurallar oyunda deneyimlenerek öğrenilir. Çocuklar günlük yaşama dair rolleri ve rol almayı oyun sırasında gerçekleştirir. Oyun çocuğun, hatta her yaşta insanın doğasında vardır. “İnsan sevdiği işi yaparsa çalışmış sayılmaz” sözünün özünde de oyun vardır. Çünkü oyun eğlencelidir ve insanlar sevdiği işi yapıyorsa aslında oyun oynuyordur! Kişinin kaç yaşında olduğu önemli değildir.
Günümüzde, çocukların evde nasıl vakit geçirdiği konusu daha da önemli hale geldi. Birçok anne/baba zamanın verimli aktiviteler ile değerlendirilmesi konusunda daha bilinçli ve çocukları ile kaliteli vakit geçirmenin, etkinlik yapmanın gayreti içerisinde. O halde evde hangi oyunları oynarsak, hangi becerilere sahip oluruz, birlikte daha nitelikli nasıl zaman geçirebiliriz? İşte oyun önerileri...
Evimizde olan malzemelerimizle (keçe, çorap, karton, yün gibi) kendi kuklalarımızı tasarlayabilir ve hayali karakterlerimizi yaratarak onları konuşturabiliriz. Böylelikle çocuklarımız küçük kaslarını kullanır, sözel olarak kendilerini ifade eder, hayal güçlerini ortaya koyar ve yeni bir şey yaratmanın hazzına varırlar.
Sandalye kapmaca oyunu oynayabiliriz. Kişi sayısından bir eksik olacak şekilde sandalyeler dizilir. Müzik açılır, müzik boyunca dans edilir. Müzik durduğunda herkes bir sandalye kapmaya çalışır. Bir kişi oturamaz o da oyun dışı kalır. Burada dışarıda kalan kişiye müziği açıp- kapama görevi verilerek etkin halde oyunun içerisinde kalması sağlanabilir veya yenilen kişi bir taklit yapabilir diğerleri de bunu bilmeye çalışabilir. Böylelikle çocuk dikkat-konsantrasyon, sebep-sonuç ilişkisine dair deneyimler elde eder.
Aile masallarımızı yaratabiliriz. Oyuncaklardan yola çıkarak kendi masallarımızı oluşturabiliriz, hatta evdeki minder, örtü ve aksesuarları kullanarak bu masalları canlandırabiliriz. Böylece bir objenin başka bir şekilde kullanılabileceğini deneyimler, sözel olarak kendimizi ifade eder ve yaratıcılığımızı geliştirmiş oluruz.
Evde ormana gidiyormuş gibi düşünerek hazırlık yapabiliriz. Büyük çarşaf ve örtüleri kullanarak, koltuk, minder, sandalye gibi malzemelerle kendi çadırımızı oluşturabiliriz. Oyunsu sürecimizde bu ormanda maceradan maceraya koşabilir, evde kamp kurmanın hazzına varabiliriz. Bu etkinlik, keşfetme, strateji geliştirme, yaratıcılık, hayal gücü ve birçok kazanımı ile çocukların (büyüklerin dahil) en sevdiği etkinliklerden biridir.
Kişi sayısı kadar minderi yere koyarız ve üstüne çıkarız. Ortaya bir ebe geçer (böylelikle onun minderi boş kalır) bizler minderin üzerinde yer değiştirirken ortadaki ebe de boş olan herhangi bir minderin üstüne çıkmaya çalışır. Ebe olan kişinin amacı, kişiler minderler arasında yer değiştirirken boş olan minderi kapmaktır. Diğerlerinin amacı da ona minderi kaptırtmamaktır. Buradaki en önemli kural, ebe çok yavaş hareket ederken diğerleri hızlı hareket edebiliyor. Bu oyun hem strateji geliştirme hem büyük kas motor gelişimi hem de dikkat ve konsantrasyonu sağlama açısından çok eğlenceli bir oyundur.
Sıcak-soğuk oyunu da çocukların sevdiği oyunlardandır. Bu oyunda belirlenen obje evin belirli bir yerine saklanır. Bu objeye ebe yaklaştıkça “sıcak” denilir uzaklaştıkça “soğuk” denilir. Amaç bu objeyi ebe olan kişinin bulmasıdır. Bu oyun, çocukların çevresindeki objelere karşı farkındalığı, yön kavramı, dikkat ve konsantrasyonu açısından önemli ve zevkli bir oyundur.
"Hazine avı" oyununda bir harita yapılır, evin belirli duvar ve sandalyelerine oklar yapıştırılarak çocuğun hazineye ulaşması sağlanabilir. Burada yolda engeller oluşturulabilir, bilmeceler sorulabilir, görevler verilebilir (salondaki çorabı kirli sepetine atmak, anneye bir öpücük vermek, masanın etrafında bir tur dönmek… gibi buraya istediğiniz görevleri yazabilirsiniz) ve tüm görevleri tamamladıktan sonra verilen yönergeler doğrultusunda hazineye ulaşır. Hazineden ona vermek istediğiniz her şey çıkabilir. Burada yaratıcılığınızın sınırlarını istediğiniz gibi zorlayabilirsiniz. Keşfetme, heyecan, büyük kas motor gelişimi, zihinsel gelişim, strateji geliştirm gibi (oluşturacağınız parkurun zorluk derecesine göre) birçok kazanımı olan bu etkinlik yine hemen hemen her yaş çocuğun en sevdiği aktivitelerden biridir.
Basket oyunu oynanabiliriz. Oyunda evdeki kişiler 2 gruba ayrılır. Önlerine 2 kova ( kutu veya iple çevrilerek sınırları belirlenebilir) konur. Varsa küçük toplar yoksa mandal veya küçük objeler kullanılabilir. 1 dakika süre verilir. Bu süre içinde kovanın içine en çok obje atan grup kazanır. El-göz koordinasyonunu sağladığımız ve büyük kas motor gelişimine destek veren bu oyun oldukça zevklidir.
Mutlaka okuyun: Her ebeveynin bilmesi gereken 9 uzman görüşü