Okulla ilgili çocuğunuzda merak uyandırmanız çocuğunuzun ilgisini çekecektir. Çocuğunuzun okulun nasıl bir yer olduğunu, neye benzediğini, içinde nelerin olduğunu sorgulamasına, hayal etmesine fırsat sunabilirsiniz. Öte yandan çocuğunuzun okulla ilgili öğrenmek istediklerini birlikte not alıp, merak ettiklerini okul ziyaretinizde birlikte sormayı deneyebilirsiniz.
Çocuğunuza nereye gideceği, ne kadar süre vakit geçireceği, neler yapacağı, ne zaman yemek yiyeceği, okulun imkanları, onu okula kimin bırakacağı ve okuldan kimin alacağı, servis kullanıp kullanmayacağı, kullanacaksa evde kimin karşılayacağı gibi tüm rutin süreçleri detaylı anlatmak gereklidir. Özellikle 7 yaş önce çocuklara okulda geçirecekleri süre somut örneklerle anlatılmalıdır. Örneğin; ‘Okulda sinema izlediğin süre kadar kalacaksın’ gibi.
Okula yeni başlangıçlarda günün uzun tutulmaması önemlidir. Okulun, öğrendiği, eğlendiği, ve keyif aldığı bir yer olduğunu hisseden çocuk okulla ilgili olumlu bir algı geliştirecektir. Çocuğun okulda kalma süresi yavaş yavaş attırılmalıdır. Çocuğun okulda geçirdiği vakit ne kadar keyifli olur ve ne kadar tadı damağında kalırsa o denli olumlu bir ilişki geliştirilecektir.
Okula başlamak hakkında pek çok öykü kitabı bulunmaktadır. Bu kitapları çocuğunuzla birlikte okumak uyum sürecinde hem size hem de çocuğunuza destek olacaktır. Öte yandan okulda olumsuz günler geçiren çocuklarla ilgili de pek çok öykü kitabı mevcuttur. Böyle bir durum yaşanması durumunda bu kitaplara da başvurulabilir. Böylece okulla ilgili kaygı, endişe, üzüntü, öfke gibi duyguların pek çok çocuk tarafından yaşandığını anlayan çocuk süreci zihninde normalize edecektir.
Maalesef pek çok okul yöneticisi ve öğretmen ağlasa da çocuğu okulda bırakıp, ebeveyninin uzaklaşmasını ister. Hatta kucaklarına alıp çocuğu oradan uzaklaştırırlar. Oysa bu son derece yanlış ve travmaya sebebiyet verebilecek bir durumdur. Bağlanma çalışan pek çok uzman, çocuğun, bağlanma figürünün (genelde anne, baba veya aileye yakın biri) olmadığı bir ortamda tek kalmasının fazlaca olumsuz sonuçlar doğurabileceğini ortaya koymaktadır. Çocuk, yeni mekanı ve yeni insanları, güvende hissettiği bir kişiyle keşfettiğinde alışması ve yeni kişilere güvenmesi çok daha rahat gerçekleşecektir. Çocuğunuzun hazır olup olmadığını en iyi siz bilirsiniz. Bu konu hakkında okul idaresi ve öğretmeniyle özel olarak görüşebilirsiniz. Okuldan 1- 2 günde gönderilmek yerine adım adım uzaklaşmayı tercih etmek en sağlıklı yöntem olacaktır.
Ebeveyninin, öğretmenine ve okuluna güvendiğini, inandığını, onu sevdiğini gören çocuk benzer duyguları hissetmeye ve davranışlarını buna göre şekillendirmeye meyilli olacaktır. Eğer öğretmenle ilgili endişeleriniz ve kaygılarınız varsa bunu çocuğun yanında telaffuz etmemek olumsuz bir bağ geliştirmeyi önleyecektir.
Bu süreçte çocuğunuzun sorduğu tüm sorulara sabırla yanıt vermek önemlidir. Çocuğun çok soru sorması, merakını gidermenin yanı sıra kendisini rahatlatma ihtiyacından dolayıdır. Nasıl yanıt verileceğini bilmediğiniz sorular olması durumunda ‘Bunu nasıl açıklayabileceğimi bilmiyorum, yanıtı öğrenip seni bilgilendirebileceğim’ diyebilirsiniz.
Eğer çocuğunuz okula uyumda zorluk yaşıyor ve gitmek istemiyorsa bu davranışların ve çocuğunuzun duygularının altında yatan dinamikleri araştırmak ve sorgulamak önemlidir. Çocuklar bu süreçte ebeveyne aşırı bağlı oldukları, yalnız hissettikleri, hep okulda kalacaklarını düşündükleri, evde annesi ve kardeşinin güzel vakit geçirdiği ve kendisinin bundan mahrum kaldığı, isteklerini ifade etmekten korkması gibi pek çok sebepten dolayı okula gitmek istemiyor olabilirler.