Yapmanız gereken birini seçmek; klasik, bohem, modern, minimal... O kadar çok seçenek var ki ucu bucağı yok. Bu noktada önerim dekorasyon applerinden kendinize bir pin oluşturmanız. Pinlere baktığınızda; hangi renkler ağırlıklı, hangi dokuları daha çok seviyorsunuz anlayacaksınız. Bu pinler arasında evinizde en çok kullanacağınız üç ayrı ve birbiriyle uyumlu tonu not alın derim. Bu üç tonu duvar, koltuk, zemin olarak gruplandırın ve diğer ara renkleri de aksesuarlarda kullanın. Bu ara aksesuarlar canlı ve farklı renklerde olabilir. İstediğiniz zaman değiştirebilirsiniz, hem bütçenize zarar vermez hem de kolay değişiklik sağlar. Bu da bir anda evin havasını değiştirebilecek ekonomik bir tüyo...
Zemin, duvar, koltuk, halı, perde derken bu sıralamayla gider ve başarıyı yakalarsınız. 'Her şey tamam ama aksesuarda ve genel renk seçimlerinde sıkıştım' diyorsanız hepimizin en çok vakit geçirdiği salonlardan birkaç örnek vermek isterim. 'Aydınlatmalar ve mobilyaların kulp rengi gold ya da siyah mı olsun' noktasında genel görsellerinize göre karar verebilirsiniz ama dengeyi korumanız önemli. Mesela gold rengi kullanmaya karar verdiyseniz tüm aksesuarları gold seçmenizi öneririm. Kulp ve aydınlatmalarda kullandığınız gold detayları saydam cam objelerle kombinleyebilirsiniz. Size farklı bir tüyo daha vermek istiyorum. Silver bu iki rengin biraz gerisinde kalmaya başladı, önümüzdeki beş yılda siyah ve gold aksesuarları daha çok ön planda görüyor olacağız.
Mutlaka okuyun: 10 adımda vintage dekorasyon
'Her şeyi bitirdim evimde boşluklar var ve olmamış gibi hissediyorum' dediğinizde ise bitkileri devreye sokabilirsiniz. Bunun yanı sıra tablolar ve aynalar duvar boşlukları için alternatif oluştururken, duvar panelleri, dresuar gibi objelerle de dekorasyonunuzu tamamlayabilirsiniz.
Bonus: Havayı temizleyen 13 bitki