ARA
Minimalizmin en öne çıkan özelliği dinginlik ve sadeliktir. “Az, daha çoktur” anlayışı en belirgin sloganıdır. Temiz, modern çizgiler, gerekli olmayan eşyalardan ve objelerden kurtulmak, işlevsel mobilyalar, geometrik şekiller, tek renkli palet kullanımı ile vurgulanır. Minimalist stilde tasarım sıkıcı olmadan basit ve açık olmalıdır; ışık, form ve malzeme kullanımı bu sıkıcılığı kıracaktır. Bu yüzden form çok önemli bir yer teşkil eder. Minimalizm, modernizm akımından doğmakla birlikte çeşitli akımlar içinde de kullanılabilir. Klasik ve geleneksel mekânlarda da vurguladığı sadelik ve işlevsellik ile birlikte kendine yeni alanlar yaratabilir.
Minimalist bir yaşam alanında en temel unsur tek renkliliktir. Bunun yanında renkler ana odak noktası olmaktan çok dekorasyona yardımcı olarak sıkıcılığı kırmak için kullanılır. Beyaz, ekru, siyah ve gri renk paleti kullanımları minimalist bir mekan yaratırken basit ama etkili olacaktır. Rahatlatıcı ve sade bir ortam yakalamak için belirlediğiniz temel rengin birkaç ton farklı hali ile en fazla üç renk değişkenini kullanabilirsiniz.
Dengeli, sade ve düşünülmüş mekânlar yaratmak için mobilya seçiminiz bütçenize uygun, uzun ömürlü ve zamansız parçalardan yana olabilir. Tek alacağınız bir koltuk, yanına gelecek sade bir sehpa ya da onu tamamlayan şık bir aydınlatma ile basit bir okuma köşesi oluşturabilirsiniz. Her şeyi en baştan almak ve mekânı ona göre yaratmak zor ve yorucu olabilir; bu yüzden sade, basit ve uyumlu parçalar kullanarak, yıllara yayılan bir dekorasyon biçimi idealdir. Çünkü kullandığınız form ve renkler uyumsuzluğu ortadan kaldırır. Sahip olduğunuz temel mobilyaların yanına gelecek tamamlayıcı unsurlar da çeşitliliğe ve dekorasyondaki karmaşanın son bulmasına sebep olacaktır. Kolayca bıkacağınız modaya uygun parçalar kullanmak yerine, klasik sayılabilecek mobilyalar tercih etmek işinizi kolaylaştıracaktır.
Mobilya seçimindeki sadelik ve basitliğin ortamın sıcaklığını etkileyecek olması sizi endişelendirmiş olabilir. Bunu kıran en önemli unsurlardan biri tekstil kullanımıdır. Minimalist iç tasarıma sahip olmak için temel olarak renk tonlarına ve dokulara odaklanabilirsiniz. Suni deriler, ketenler, dokulu kumaşlar v.b. ile birlikte baskı ve desenleri hafif tutarak, sıcak ve yaşayan alanlar yaratabilirsiniz. Geometrik baskı ve desenler, aksesuarlar ve mobilya formlarıyla birleştiğinde göz yormadan dikkat çeken unsurlar yaratabilirler. Koltuğunuzun üzerine öylece attığınız siyah beyaz kaz ayağı desenli bir örtü ya da minimalist baskılı bir halı bir anda mekanın soğukluğunu almaya yetecektir.
Minimalist stilde aksesuarlar bitirici noktalardır. Son dokunuşu bu parçalarla verebilirsiniz. Kendine özgü ve kişiselleştirilmiş alanlar yaratmak için objeler ve aksesuarlar belirleyicidir. Yansıtmak istediğimiz minimalist tarzı doğru uygulamak için olabildiğince düşünülmüş parçalar kullanmak gerekir. Her şeyi aynı anda sergilemek yerine dönemsel olarak kullanmak hem mekânı sıkıcılıktan kurtaracak hem de karmaşayı ortadan kaldıracaktır. Yazın kullandığınız aksesuarlar ve kışın kullandıklarınız hem hissiyat hem de görsel uyum olarak belirleyici olabilir. Masa üzerine konan tek bir vazo, sehpa üzerindeki üç parça farklı boyutlarda mum yerleştirmesi ya da sevdiğiniz ressamın duvarınıza astığınız bir replikası önerilerden birkaçı olabilir.
Minimalist dekorasyonun aydınlatmadaki en baskın kuralı doğal ışıktır. Alanın sıcak ve rahat hissettirmesi için aydınlatma çok önemlidir. Renk paletinizde nötr renkler kullanacağınız için işiniz daha kolaydır; gölgeleri ve renk tonlarını ayarlamanıza aydınlatma yardımcı olacaktır. Eğer geniş pencereleriniz var ise onları kapatmaya çalışmayın; yandan yere akan uzun perdeler ile içeriye aldığınız doğal ışık ya da tavandan değil de köşelerde kullandığınız lambader çözümleri hem ışığın dengesini sağlayacak hem de yine değişkenlik için size alan açacaktır.
Hayatınızda düzene, sadeliğe, dengeye ve uyuma yer açmak istiyorsanız, işe ilk önce fazlalıklardan kurtularak başlayabilirsiniz. Küçük adımlar gibi görünse de bireysel olarak yapacağımız bu tercihler hem kişisel olarak hayatımızı değiştirecek hem de Dünyamıza büyük katkılar sağlayacaktır.
