YAŞAM - HABER

Restart yapılmış kariyer hikayeleri 13 - Güliz Urgunlu

Konfor alanından çıkmak, içinde huzursuz ve rahatsız olunsa bile bilinen, tanınan ortamdan uzaklaşabilmek zor… Yıllarca kurumsal hayatta yol aldıktan sonra, keskin bir dönüş ile yeni bir yola sapan kadınlarla ilham dolu bir yazı dizisi hazırladık. Bugünkü konuğumuz Güliz Urgunlu

Restart yapılmış kariyer hikayeleri 13 - Güliz Urgunlu

Marmara Üniversitesi’nde Radyo, Televizyon ve Sinema bölümünde eğitim gördükten sonra 20 yıl televizyon sektöründe cast direktörü ve oyuncu menajeri olarak çalışan Güliz Urgunlu, kariyer hayatına bu yönde devam ederken hobi olarak seramik ile ilgilenmeye başladı. Bu süreçte iç mimar olan eşi Efe Urgunlu ile hobileri bambaşka bir yöne evrildi. Bu evrilme ise Güliz Urgunlu’nun hayatının adeta dönüm noktası haline geldi. 20 yıl emek verdiği televizyon sektöründen tamamen uzaklaşarak, eşiyle birlikte markaları Atelier Terra Madre’yi kurdular. 


Güliz Urgunlu ve eşi, yaklaşık altı yıl önce Hollanda’ya taşındılar. Amsterdam’da iş düzenlerini oturtabilmek için taşınmadan önce restoran açtılar. Amsterdam’da açtıkları restoranlarında yemeklerini; İzmir Menemen’de yaptırdıkları, içi beyaz sırlı Terra Cotta tabaklarda sunuyorlardı. Tabakları öyle beğeniliyordu ki, çoğu misafir tabaklarını satın almak istiyordu. Talep artınca onlar da ‘Acaba burada bu tabakları satsak mı?’ diye düşünmeye başladı. Geçen süre içerisinde farklı denemeler yaptılar ve keyifli sonuçlar aldılar. Hollanda maceraları onları heyecanlandıran sebeplerden dolayı sona erdi ancak onlara yepyeni bir sayfa açtı.

Bu süreçler devam ederken bir katma değer ekleme kaygısıyla büyük ilgi gören tabaklarına ayaklar takma fikri ortaya çıktı. Bronz hayvan ayakları güzel olabilirdi mesela… Fikir akıllarına yatınca eşiyle birlikte antikacılarda hayvan ayakları bakmaya başladılar ama hayallerinde canlanan ayakları bulamadılar. Bir akşam eşi Efe Bey modellemeye karar verdi ve çamurdan bir tavuk ayağı yaptı. Bu tavuk ayağına da Kapalıçarşı’da bronz döktürürüz dediler ama ustalar uğraşmadılar. Bunun üzerine eşi Efe Bey bir atölyede kalıp alma, bronz döküm çalışmalarına başladı. Sadece tavuk ayağı değil bu süre zarfında ördek kafası, ördek ayağı, at ayağı da modelledi. Hepsinin ilk örnek dökümlerini yaptı ve ayakları ellerine alınca onları; ahşap, cam, seramik, mermer gibi doğanın armağanı başka malzemelerle de birleştirebileceklerini düşündüler.


Ellerindeki ilk döküm parçalarla oynarken bu yeni oyun alanılarını da isimlendirdiler. Logolarını tasarladılar, ilk eşleşmelerle fotoğraflar çektiler. İlk çıkan ürünleri kendi misafirlerinzi ağırlarken kullanmaya başladılar. 2019 yılında da markaları Atelier Terra Madre’yi kurdular.

Atelier Terra Madre tasarımları sofraya gelene kadar çok sayıda farklı zanaatkarın dokunuşuyla şekilleniyor. İlk modelleme yapıldıktan sonra kalıbın alınması, bronzun dökülmesi, tesviyesinin yapılması ve kullanılacak diğer materyalle bir araya getirilmesi gibi pek çok süreci içinde barındırıyor. Tüm materyallerin üretim sürecini film haline getiriyor ve  YouTube sayfalarında meraklılarıyla buluşturuyorlar.


Güliz Urgunlu ve eşinin ilham kaynakları doğanın tam da kendisi! Toprak Ana’nın onlara sunduğu her türlü materyali hem formda, hem malzemede kullanmaya özen gösteriyorlar. Atelier Terra Madre koleksiyonu genellikle sofra ürünlerinden oluşuyor. Sunum tabakları, sunum kaseleri, çatal bıçak takımı, kahve fincanları gibi. Ayrıca markanın çatısı altında keten peçeteler, masa örtüleri gibi tekstil ürünleri ve dekoratif objeler de var.


Önceki ve Sonraki
Haberler