EĞLENCE - KÜLTÜR SANAT

18 Ekim vizyon filmleri

Her cuma olduğu gibi bu cuma da birbirinden farklı türde yerli ve yabancı filmler vizyona giriyor. Komediden bilim kurguya, dramdan animasyona, gerilimden korkuya önemli yapımların vizyonda olacağı bu hafta, sinemaseverler farklı dünyaların kapılarını aralayacak

profil
BT Ekip
18.10.2024
18 Ekim vizyon filmleri

Mehmet Günsür, Seda Bakan ve Nilperi Şahinkaya’lı oyuncu kadrosuyla vizyona giren komedi filmi ‘Gelin Takımı’, bekarlığa veda partisi yapmak için toplanan bir grup arkadaşın hikayesini anlatıyor. Kısa bir süre sonra evlenecek olan Berrin için bekarlığa veda partisi düzenlemek isteyen Ayça, bunun için düğünün yapılacağı oteli ayarlar. Akın ve Poyraz’ın da onlara katılmasıyla unutulmaz bir tatil yaşamayı planlayan arkadaşlar; hesaplaşmalar, ihanetler ve yanlış anlaşılmaların ortasında kendilerini beklenmedik bir maceranın içerisinde bulurlar.


Senaristliğini ve yönetmenliğini Parker Finn’in üstlendiği ‘Gülümse 2’ (Smile 2), dünya turuna çıkmak üzereyken açıklanamayan olaylar yaşayan pop fenomeni Skye Riley’nin hikayesini anlatıyor. Küresel pop fenomeni Skye Riley, yeni bir dünya turuna çıkmak üzeredir. Ancak bu sırada açıklanamayan korkunç olaylar yaşamaya başlar. Baskıdan bunalan Skye, kontrolden çıkmadan önce hayatının kontrolünü yeniden kazanmak için karanlık geçmişiyle yüzleşir.


Çocukların ve animasyon tutkunlarının beğenisini kazanacak olan ‘Cesur Panda Görevimiz Afrika’ (Panda Bear in Africa), macera dolu bir yolculuğa çıkan bir pandanın hikayesini anlatıyor. Panda Ping, bir bebek ejderha olan Jielong’a bakarken onun evden kaçırılması ile büyük bir paniğe kapılır. Bu durumun pandalar ve ejderhalar arasındaki dostluğu sonsuza dek lanetleyebileceğini düşünen Ping, Jielong’u bulmak için korkutucu dünyaya yolculuğa çıkar. Yolculuk sırasında tanıştığı arkadaşlarıyla birlikte Ping, Aslan Kral Ade ve ordusunun elinde bulunan Jielong’u kurtarmak için zorlu bir mücadeleye girişir.


‘Üç Silahşörler’ romanını da sinemaya uyarlayan Alexandre De La Patellière ve Matthieu Delaporte imzasıyla beyazperdeye taşınan ‘Monte Cristo Kontu’, genç denizci Edmond Dantès’in hayat hikayesini anlatıyor. Château d'If ada hapishanesinde 14 yıl geçirdikten sonra cesur bir kaçış gerçekleştirmeyi başaran Edmond Dantès, artık hayallerinin ötesinde zengin olan Monte Cristo Kontu kimliğine bürünür ve kendisine ihanet eden üç adamdan intikamını almak için harekete geçer.


Haftanın korku filmlerinden ‘Dabba’, define bulmak isterken kendisini korkunç bir kabusun içinde bulan bir adamın hikayesini anlatıyor. Köyünde bir define haritası bulan Kenan’ın dedesi, yıllarca defineyi bulmaya çalışsa da bir sonuca ulaşamaz. Yazın köyüne giden Kenan, sandıkta bir not bulur ve define haritası ile ilgili bilgilere ulaşır. Yanına ekip arkadaşlarını da alıp defineyi bulmak için yola koyulan Kenan’ı kötü bir sürpriz beklemektedir. Definenin asıl sahibi olan Dabba cinlerini kızdıran ekip, artık büyük bir tehlike ile karşı karşıyadır.


Ali Abbasi yönetmenliğinde vizyona girecek olan ‘The Apprentice: Trump’ın Hikayesi’, Donald Trump’ın emlak işine nasıl başladığının hikayesini anlatıyor. New York’lu genç varis Donald Trump, güce takıntılıdır. Bu aynı zamanda bir avukat ve katı homofobik Cumhuriyetçi Joseph McCarthy’nin eski danışmanı olan Roy Cohn ile iş birliği yapmasının da nedenidir. O, Trump’ı ırkçı kiralama politikası nedeniyle mahkemede savunmakla kalmaz, aynı zamanda Trump’ın şirketlerle, sendikalarla ve hatta mafyayla arka planda yaptığı anlaşmalar sayesinde girişimcilik içgüdüsünden yoksun olmasına rağmen rekabetçi New York emlak piyasasında giderek artan bir nüfuz kazanmasını sağlar.


‘Kayıp Kamyon’, kayıp bir kamyonu bulmak için yola koyulan bir dede-torunun hikayesini anlatıyor. Vasıf’ın hayatı aldığı bir haberle alt üst olur. Vergi borcu olan kayıp bir kamyon yüzünden bin bir emekle yaptığı birikimini kaybedeceğini öğrenen Vasıf, en yakın arkadaşı Fehmi ve torunu Zeynep ile birlikte kamyonu aramak üzere yola koyulur. Ancak bu yolculuk sadece kamyonu aramakla kalmaz, dede torunun üzerini örtmeye çalıştıkları şeylerin gün yüzüne çıkıp yüzleşmelerine neden olur. Vasıf ve Fehmi’nin de dostluklarının sınandığı yolculuk sırasında Zeynep, hayalleri ve sevdikleri arasında bir seçim yapmak zorunda kalır.


‘Son Ana Kadar’, şans eseri bir karşılaşmayla hayatları sonsuza dek değişen gelecek vadeden bir şef ve yeni boşanmış bir adamın hikayesini anlatıyor. Geleceği parlak bir şef olan Almut ile yeni boşanmış, hayattaki yolunu arayan Tobias’ın yolları şans eseri bir karşılaşma ile kesişir.  Birlikte geçirdikleri zamandan kesitler, hayatlarını temelden sarsacak bir gerçeği ortaya çıkarır. Zamanın sınırlarını zorlayan bir yolculuğa çıktıklarında Almut ve Tobias, her anın kıymetini bilmeyi öğrenir.


‘Hiçbir Şey Yerinde Değil’, şiddet içermeyen bir sosyalist devrim hayal eden beş sol görüşlü öğrencinin hikayesini anlatıyor. Yıl 1978. Beş solcu genç, sol devrimin şiddetle değil siyasetle gerçekleşeceğine inanır. İnançları doğrultusunda dergi çıkaran gençler, bir evde toplanarak dergi hakkında tartışmaya başlar. Gece yaşananlar 1980 darbesi öncesinde Türkiye’de var olan siyasi kaosu gözler önüne serer.


Önceki ve Sonraki
Haberler