13 yaşındaki Jenna Rink’in tek hayali “30 yaşında, tutkulu ve güzel” bir kadın olmaktır fakat bu hayali gerçekleşince işler pek de Jenna’nın düşündüğü gibi gitmez. Jenna’nın akıl karışıklığını en eğlenceli şekilde konu alan Keşke 30 Olsam filminin başrollerini ise Jennifer Garner ve Mark Ruffalo paylaşıyor.
Renée Zellweger’in canlandırdığı Bridget Jones karakteriyle gönülleri fetheden “Bridget Jones’un Günlüğü” adlı film patronu ve çocukluk aşkı Mark Darcy’e kalbini kaptıran Bridget Jones’un yaşadıklarını nükteli bir İngiliz mizahıyla anlatırken kendine güvenin önemini bir kez daha dile getiriyor.
1999 yapımı film, akıllıca kurgulanmış senaryosuyla en klasik, başarılı gençlik komedilerinden biri. Heath Ledger ve Joseph Gordon-Levitt arasında uzun yıllar devam eden arkadaşlığın temellerini atan film romantik komedi olmasının yanı sıra epik dans sahneleri ve şarkılarıyla da bir fenomen haline geldi.
Jane Austen’ın Emma’nın en modern uyarlaması olarak kabul edilen Hollywood yapımı bu romantik komedi ise Kaliforniya’da bir lisede geçiyor. Zengin lise öğrencilerinin sınıf çatışmasını romantizm ve komediyle bir araya getiren Fırlama Kızlar filminin başrolünde ise Alicia Silverstone var.
Başrollerini ünlü oyuncular Jennifer Lawrence ve Bradley Cooper’ın paylaştığı Umut Işığım filmi Lawrence’a “En İyi Kadın Oyuncu” Oscar’ını kazandırdı. Akıl hastalığının tüm gerçekçiliğiyle tasvir edildiği filmde romantik komedi ve dram bir araya geliyor.
Yönetmeni Woody Allen’ın en otobiyografik filmi kabul edilen filmde Alvy Singer karakterinin New York’a olan aşkıyla kadınlara olan aşkının çatışması görülmektedir. Woody Allen ve Diane Keaton’ın başrolde olduğu bu romantik komedi “En İyi Film” Oscar’ına layık görüldü.
Frank Coraci’nin yönetmenliğini üstlendiği bu romantik komedide Adam Sandler ve Drew Barrymore’un gençliğine dönüyoruz. Şarkıcı Robbie ile garson Julia’nın birbirilerinde gerçek aşkı bulmasını konu olan 1998 yapımı film aynı zamanda müzikal içeriğiyle izleyicisini şaşırtıyor.
“Kadınlar ile erkekler gerçekten arkadaş olabilir mi?” sorusuna cevap arayan 1989 yapımı bu filmin başrollerinde Meg Ryan ve Billy Crystal’ı izliyoruz. 11 yıl boyunca arkadaşlık ve sevgililik arasındaki çizgiyi korumaya çalışan çiftin eğlenceli ve düşündürücü anılarını konu olan filmin yönetmen koltuğunda Rob Reiner var.
Bazı çevirilerinde “Çılgınlar Kraliçesi” adını da taşıyan filmin başrolünde 60’ların ikonu Audrey Hepburn var. Canlandırdığı New York sosyetesine ait Holly karakteriyle oldukça beğeni toplayan Hepburn’ün bu filmdeki tarzı, kostümleri ve filmin şarkıları uzun yıllar konuşulmaya devam etti.
Cameron Diaz ve Matt Dillon’un başrolünde olduğu 1998 yapımı bu romantik komedide lisede hayallerini süsleyen kadınla yıllar sonra tekrar buluşma şansı yakalayan Healy karakteriyle Mary’nin arasındaki ilişkiyi konu alıyor. İşin içine giren özel dedektif (Ben Stiller) ise filme ayrı bir hava katıyor.
Fransız yapımı filmin başrolünde oyunculuğuyla göz kamaştıran Audrey Tautou var. Paris’te garsonluk yapan genç, naif ve çekingen Amelie’nin tek hedefi çevresindekilere yardım etmekken bir anda gerçek aşkla karşı karşıya gelir. Jean-Pierre Jeuneut’nün yönettiği film aynı zamanda soundtrack’i olan La Valse d’Amelie’yle çok konuşuldu.
Richard Curtis’in yazıp yönettiği İngiliz yapımı bu filmde Hugh Grant, Alan Rickman, Keire Knightley gibi birçok yıldızı rol almakta. İçerisinde aşk ve arkadaşlıkla ilgili birçok hikayeyi barındıran film, zengin oyuncu kadrosuyla da göz dolduruyor.
80'lerde geçen klasik bir aşk hikayesi. Ancak John Cusack'ın elinde kaset çalar tuttuğu bu sahne popüler kültürdeki yerini hala koruyor.
Aşkın gerçek olmadığına inanan bir kadının uslanmaz romantik olan Tom ile ilişkisinin anlatan film özellikle müzikleriyle yıllardır hafızalardaki yerini korudu.