Bence bu sezonun en büyük trendi ‘make-up no make-up’ yeni ‘makyaj gibi olmayan makyaj’. Aslında bu trendi uygulaması oldukça zor çünkü makyaj yapacaksınız ama yapmamış gibi görüneceksiniz. Bu trendde sadece yüzünüzün belli bölgelerine hafif dokunuşlar yapıyorsunuz; birazcık allık, biraz maskara, hafif bir dudak kalemi, belki çok az da göz kalemi o kadar. Burada önemli olan ise kaliteli malzeme kullanmak. Gerçekten kaliteli malzemeler makyajınız yokmuş gibi görünmenizi sağlar. Bir diğer trend de hafif parlak yanaklar. Yakın zamana kadar allıklar yerine ağırlıklı olarak bronzerlar kullanılıyordu ama artık allıklar geri döndü; hafif parlak ve ipek gibi bir dokuya sahip allıklar. Bu tarz allıklar yanakların sağlıklı görünmesini sağlar. Bir diğer trend ise dudaklara kahverengi tonlarında dudak kalemi sürmek. Vişne, karamel renkleri de çok revaçta dudak kontürleri için. Yani burada 90’lar modasına bir dönüş var diyebiliriz. Bence çok fazla göreceğiz bu sezon bu trendi. Tabii tüm bu trendlerde Hailey Bieber ve Kylie Jenner etkilerini yok sayamayız. Bir makyaj artisti olarak bana en çok fotoğrafı gösterilen isim, Hailey Bieber; “Beni onun gibi yap”, ‘Onun makyajını istiyorum” diyorlar sürekli.
Bugüne kadar birçok ülkede bulundu ama makyaj söz konusu olunca favori ülkem Türkiye. Çünkü ne çok doğal, ne de sofistike makyaj yapıyorlar; tam ortası, göz alıcı ama göz yorucu değil. Mesela Fransa’da; nemlendirici, doğal tonlarda hafif bir ruj, az biraz maskara o kadar. Gördüğüm kadarıyla Türk kadınları bir de en çok ten makyajlarına önem veriyor. Ten makyajlarını kusursuz yapıyorlar, genellikle mutlaka eye liner ve ten renginde ruj sürüyorlar. Bir de kırmızı ruj tabii ki. Sanırım kırmızı ve ten rengi rujlar çok popüler Türkiye’de.
Söyleyebileceğim tek şey; ‘Az aslında çoktur’ olabilir. Az ve kaliteli ürünler kullanmalarını tavsiye edebilirim. Özellikle de cilt makyajında kaliteli ürün çok önemli. Eğer cildiniz için kaliteli ve doğru ürün kullanırsanız, sadece kirpiklerinize maskara sürseniz bile çok iyi görünmeyi başarabilirsiniz.
Evet, anlarım. Örneğin Orta Doğulu kadınlar ağır makyajı, takma kirpikleri, kontürü çok sever. İsveç, Norveç, Danimarka, Finlandinya, Fransa gibi ülkelerin kadınları doğal makyajı tercih ederler; bir nemlendirici, bir maskara, çok hafif bir dudak parlatıcısı o kadar… İspanyol ve İtalyan kadınlar ise renkli makyaj yapar; kırmızı, turuncu, pembe dudaklar, renkli farlar… İngiliz kadınları da hemen tanırım, sofistike makyaj severler; takma kirpikler, bronzerlar ve lip glosslar…
NARS’ta yedi yıl önce eğitmen olarak çalışmaya başladım. Üç yıl sonra Portekiz, Yunanistan, İsveç, Danimarka gibi ülkelerdeki makyaj uzmanlarına da eğitim vermeye başladım. O dönem sadece NARS değil, yine Shiseido grubun markalarından biri olan Laura Mercier için de eğitmenlik yapıyordum. Daha sonra NARS’a iki yıllık bir ara verdim. Yine Shiseido grupta Dolce&Gabbana için global makyaj eğitmeni olarak çalıştım. İki yıl sonra NARS’a geri döndüm, zaten çok da özlemiştim. Şu an NARS’ta Avrupa, İngiltere, Orta Doğu ve Afrika ülkelerinden sorumlu makyaj eğitmeni ve sanat direktörü olarak görev yapıyorum. Markanın imajından, bu bölgelerdeki tüm eğitmenlerin eğitilmesinden, marka için içerik üretmekten, makyaj sanatçılarımız için seminerler organize etmekten sorumluyum.
O kadar da genç değilim, 35 yaşındayım. Sanırım bunun en büyük sırrı, fırsatlar geldiğinde geri çevirmemem. Ayrıca hem makyaja, hem de çalıştığım markaya tutkuyla bağlıyım. Sanırım yaptığınız işe tutkulu olduğunuzda başarıyı da yakalıyorsunuz. Hırslıyım, makyaj dünyasını çok seviyorum, rakiplerimizi, kozmetik dünyasını çok yakından takip ediyorum.
Çok küçük yaşlarda, sayfalarındaki makyaj fotoğraflarını görmek için Vogue dergisini alarak başladı. Makyaj başlarda benim için sadece bir tutkuydu, kendimi o dünyanın içinde hiç görmüyordum. Daha sonra, tutkunuzu işinize döndürdüğünüzde dünyanın çok daha kolaylaştığını fark ettim. Bunun üzerine güzellik sektöründe çalışmaya başladım. Ayrıca burcum terazi. Terazi, güzellik ve estetik burcudur, yani sanırım bu sektörde çalışmak benim kaderimde vardı.
Zamansız ve lüks olması. Bir de NARS yüzün tek bir bölgesine odaklanmış ürünleriyle öne çıkmıyor. Mesela bir marka daha çok göz makyajına, bir diğeri cilt makyajına odaklanabiliyor ama NARS cilde, göze, dudaklara, yanaklara odaklanıyor. Yani yüzün her bölgesi için çok iddialı, çok kaliteli, şahane ürünler bulabilirsiniz. Bir de NARS'ın kurucusu ve sahibi François Nars, geliştirilen her ürünle bizzat kendisi ilgileniyor; bu da büyük fark yaratıyor bence.
Afterglow Liquid Blush; içinde hyaluronik asit bulunuyor yani aynı zamanda cildinize bakım da yapıyor. Cildinizin sağlıklı bir şekilde parlamasını sağlıyor. İkinci ürünümüz Cream Bronzer yani krem şeklinde bronzer; uygulaması son derece kolay, cildinizde çok doğal duruyor. Bir diğeri Eye Brightener’ımız. Concealer ile highlighter arasında bir ürün; hep kapatıyor, hem parlatıyor. Bir de Tinted Lip Balmlarımız çok popüler bu sezon. Rahatlıkla çantanızda taşıyabilir, aynaya gerek duymadan çıkarıp uygulayabilirsiniz.