Koronafobinin hayatımıza etkilerini değerlendirmek için öncelikle bu korkuyu ve süreci adım adım tanımak gerekiyor. Pandemi döneminde, bulaşan bir hastalıktan korkmanın çok temel ve anlaşılır bir duygu olduğunun altını çizen Uzman Klinik Psikolog Deniz Keskin, şunları söylüyor:
“Hep birlikte, birkaç ay içinde, hayatlarımızda çok büyük bir değişimin içine girdik. Kimi zaman en yakınımızda ve her gün gazetede, televizyonda, sosyal medyada hastalığı, kaybı yaşar olduk. Tüm bunlar fazla hızlı gelişti ve bizi hazırlıksız yakaladı. Böylesi bir süreçte sarsılmak, çaresiz hissetmek, korkmak ve kaygı duymak beklenen ruhsal tepkiler.”
Koronafobiyle ve pandemi döneminin getirdiği kaygılarla baş edebilmek için destek almanın ve yalnız olmadığımızı hatırlamanın önemli olduğuna vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Deniz Keskin, şöyle devam ediyor:
“Dilimize yerleşen ifade ‘sosyal mesafe’ olsa da biz fiziksel mesafemizi koruyarak sosyal dayanışmayı geliştirmeye çalışmalıyız. Kişisel olanaklarımız dahilinde rutin oluşturmak, güvendiğimiz yakınlarımızla iletişimde kalmak, kafamızı karıştıran, bizi korkutan düşünceleri paylaşmak ve ’hayır’ diyebilmek, kalabalığa girmeye hazır değilsek bunu reddedebilmek, yanımızdakiler ortak bir kurala uymadığında bunu onlara hatırlatabilmek yapabileceklerimiz arasında. Özellikle ‘hayır’ diyebilmek ve kuralları hatırlatabilmek önemli. Çünkü toplum olarak hayatın her alanında korucuyu sınır koymakta zorlanıyoruz.”
Ortak kararlar, herkesin uyduğu kurallar olmadığında korku ve öfkenin arttığına işaret eden Uzman Klinik Psikolog Deniz Keskin, sözlerini “Farklı yerlerde, maske taktığı için de takmadığı için de şiddet görenlerin haberlerini okumak bile kendi başına kaygı verici. Kaos, bir doğal afette olduğu gibi, pandemide de en kaçınılması gereken hallerden biri. Kontrol duygusu burada aradığımız anahtar duygu. Koşullar elverdiğince yavaşlayabilmek, içinde güvende hissettiğimiz sınırları koruyabilmek, koronavirüs tetikli kaygılarımızla baş edebilmek için hayati önem taşıyor” diye noktalıyor.
Mutlaka okuyun: Depresyondan korunmak için 10 adım