Hayattaki birçok tercihten belki de en önemlilerinden bir tanesinin yapılacağı zamanlar yaklaşıyor. Gençler sınava hazırlanırken geçirdikleri zorlu yılların ardından beklenen sınava girerek son aşamayı da tamamladılar. Bu sonbaharda artık hem kendileri hem de aileleri için değişim eşiklerini aşarak farklı hayatlara geçiş yapacaklar. Onlar için son birkaç yılın en büyük ve gerçek hedefi üniversite sınavına hazırlanmakken şimdi bambaşka bir tercih yaparak hayatlarının geri kalanını etkileyecek bir karar vermeleri bekleniyor.
Bu tercih aşamasında elbette ailelerinin isteklerini ve önerilerini de dikkate almaya çalışıyorlar. Her ne kadar çocukları için en iyisini hayal ederek kendilerini gerçekleştirmeleri için ellerinden geleni yapsalar da, bu önemli tercihi yaparken gençlerin istekleri ve hayallerini merkezde tutmak büyük önem taşıyor.
“Gençlerin yaptıkları işi anlamlı bulmaları çok önemli”
İnsan hayatında anlam arayışı hayatın başlangıcından sonuna kadar devam eder. Çocuklar dünyaya geldikleri andan itibaren anlam eksenlerini ebeveynlerinin doğruları ve değerleri üzerine inşa etmeye başlarlar. Kendi oldukları kişiyi oluşturmaları, doğruları, yanlışları, istekleri, sevdikleri ve sevmedikleri deneyimleriyle olduğu kadar ailelerinin aktarımları ile de büyük oranda şekilleniyor. Eğitim sistemindeki tekdüzelik ve bireysel farklılıkları önceliklendirmeyen sistem dolayısıyla çocuklar kendileri için kararların önceden verilmiş olduğu bir sistemde yaşamaya alışıyorlar. Sonrasında tam da kişiliklerinin en çok değişime uğradığı ve kendilerini aradıkları zamanda hayatlarını etkileyecek bir tercih yapmaları bekleniyor. Bu tercihi yaparken getireceklerini hesap etmek önceden mümkün olmadığı için bazen yanlış tercihler yapılabiliyor.
İnsan hayatında zorluklarla karşılaştığında anlamlı bulduğu işler uğruna harcayacak daha fazla güç buluyor. Dolayısıyla bu tercih aşamasında seçtikleri yolun onlar için anlamlı olan bir rotada olması çok büyük önem taşıyor. Ailelerinin isteklerini kendi hayallerinden ayrıştıramayan gençlerimiz bazen çok da istemedikleri bölümleri tercih edebiliyor. Gerek akademik başarı açısından gerekse hayatlarının geri kalanında iş hayatında başarılı olabilmeleri için yaptıkları işi anlamlı bulmaları çok önemli.
Kendi yollarını bulmaları için ışık olmak
Bu süreçte yetişkinler olarak ebeveynler çocuklarının hayallerini ve isteklerini göz etmeye dikkat etmeliler. Hayat tecrübesi açısından henüz uzak geleceği hayal etmeleri henüz mümkün olmadığı için gençlere bu aşamada farklı rotaların getirebileceği yol haritalarını göstermek gerekiyor. Örneğin mühendislik bölümü yalnızca mesleki unvanı edinmek için seçilmemeli. Hayatını mühendis olarak kazanırken yapacağı işin anlamlı olması, kendisini gerçekleştirmek için katkıda bulunduğunu hissetmesi sarf ettiği çabaya değer katacaktır. Bu yüzden ebeveynler, dünyaya gelişine şahit oldukları çocuklarının hayallerini gerçekleştirmeleri için yollarını aydınlatan ışıklar olmalılar. Yol üzerindeki seçenekleri ve getireceklerini onlarla paylaşıp kendi yol haritalarını çizmeleri için destek olma görevini önceliklendirmeliler. Bir çocuk için hayatı boyunca başarılarını ebeveynleri ile paylaşmak, bir ayna gibi onların yüzlerindeki mutlu yansımalarını görmek çok değerlidir.
Her zaman doğru seçimi yapamasalar da ebeveynlerinin desteğinin onlarla olduğunu hissetmeleri, hatalarından öğrenmek için çabalamaları ve en önemlisi de kendi yollarında devam etmek için gereken gücü ve motivasyonu hiç kaybetmemeleri için kabul gördüklerini her koşulda hissettirmeliler. Yolun sonunda ister mühendis, ister doktor, ister müzisyen, isterse sanatçı olsunlar mutlu olmaları, değerli hissetmeleri ve başarıları kadar başarısızlıklarıyla da kabul gördüklerini her daim akıllarında tutmaları en önemlisi olacaktır.