ARA
Hamamın, hücre yenilenmesine desteğinin yanında cilt problemleri üzerinde de yatıştırıcı bir etkisi vardır. Hamamlar, gözeneklerin açılmasına yardımcı olur. Hamama gittiğinizde artan vücut sıcaklığınız, vücudunuzu harekete geçirir ve bağışıklık sistemimizi güçlendiren daha fazla beyaz kan hücresi üretilir. Aynı şekilde terlemek de vücut için faydalıdır.
Türk hamamı, vücuttaki dolaşımı iyileştiren ve organlarda, kanda ve dokularda bulunan toksinleri ve zararlı kimyasalları uzaklaştıran terlemeyi teşvik eder. Hamamların en büyük özelliklerinden biri de vücuttaki fazla tuzu atarak şişkinliği gidermesi ve metabolizma hızını artırmasıdır. Haftada bir kez, fakat vakit bulamıyorsanız en azından ayda bir kez hamama gitmek bile gitmek size ve vücudunuza iyi gelecektir.
Zaman zaman kafa karışıklığına sebep olsa da, sauna ve hamam iki farklı tedavi yöntemidir fakat ortak noktaları da vardır. Her ikisi de terleme sayesinde cildi arındırır, doku yenilenmesine yardımcı olur, lenfatik sistemi canlandırır, kan basıncını düzenler ve cildi daha dirençli hale getirir.
Sauna tamamen ahşapla kaplı, kuru bir ortamken, hamamlar ıslak ve mermer bir zemine sahiptir. Nemsiz ve kuru bir alan olan saunalara karşı, hamamlarda ısı çok yüksektir ve duvarlardan buhar sayesinde yayılır. Hamamların sıcak ve buharlı ortamı vücudun yeni hücreleri üretmesini, hasarlı hücreleri iyileştirmesini, insülin direncini yönetmesini tetikler. Ayrıca hamamlar, zihni sakinleştirir, kasları gevşetir ve ölü deriyi temizler.
‘Geleneksel Fin hamamı’ ya da bilenen adıyla Sauna, hastalıklardan koruyucu ve birçok sağlık sorununu tedavi edici özelliğiyle de dikkat çeker. Saunada 15 dakika kaldığınızda günün yorgunluğundan kurtularak, vücudunuzun tazelenmesini yakından hissedebilirsiniz. Bu ortamda cildin kan dolaşımında yüzde 60-70 oranında bir artma olmasının yanı sıra, kaslar gevşeyerek rahatlar, yorgunluk ve stres ortadan kalkar.
Geleneksel hamam, Türk tarihinde önemli bir yere sahip olan bir banyo kültürüdür. Hamam kültürü, Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya göçüyle birlikte Anadolu’da yerleşik hale gelmiştir. Türkler, hamam kültürünü özellikle İslam dininin benimsenmesiyle birlikte geliştirmişlerdir. Hamamlar, Osmanlı İmparatorluğu döneminde oldukça yaygınlaşmıştır. İstanbul’daki tarihi hamamlar, bu dönemde inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde hamamlar, insanların sadece temizlenmek için değil, aynı zamanda sosyal hayatlarını da sürdürmek için kullandığı yerler haline gelmiştir. Türkiye’deki en ünlü hamamlar arasında İstanbul’daki Ayasofya Hürrem Sultan Hamamı, Konya’daki İnce Minareli Medrese Hamamı ve Bursa’daki Eski Kaplıca Hamamı bulunmaktadır.
Geleneksel hamamların ana bölümü ‘soğukluk’ olarak adlandırılır. Soğukluk bölümünde, insanlar yıkanmadan önce hazırlanır. Burada soyunma dolapları, havlular bulunur. Sıcaklık bölümünden çıktıktan sonra genellikle burada dinlenilir, soğuk bir şeyler içilir.
Sıcaklık bölümünde ise rahat bir şekilde yıkanmak için kullanılan farklı sıcaklıklardaki taş platformlar bulunur. Sıcaklıklar genellikle ılık, sıcak ve çok sıcak olarak üçe ayrılır.
Geleneksel hamam kültürünün en önemli unsurlarından biri de ‘kese’dir. Kese, insanların ciltlerindeki ölü hücrelerin atılması için yapılan bir çeşit peeling işlemidir. Hamamda kese işlemi, sıcaklık farkından faydalanılarak yapılır. Bu sayede, insanların cildindeki ölü hücreler rahatlıkla temizlenir ve yenilenir.
