“Kulaktan dolma bilgiler Ramazan’da ciddi tehlikeler yaratabilmektedir. Bu konu ile ilgili dünya çapında birçok çalışma yürütülmüş olmasına rağmen hala tam olarak bazı konularda bir fikir birliğine varılamamıştır. Bu yüzden her hasta ayrı olarak, ilgili hekim tarafından değerlendirilmeli ve bu karar hekimle beraber verilmelidir” diyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Macit Bitargil, kardiyovasküler açıdan risk altında olan ancak doktorları tarafından kontrollü şekilde oruç tutmasına izin verilenlerin çok dikkatli olması gerektiğini söyledi.
Kalp ve damar sağlığı açısından risk altında olan ancak doktoru tarafından kontrollü şekilde oruç tutmasına izin verilen hastaların su dengesini iyi ayarlaması çok önemli. Su dengesi iyi ayarlanmadığı taktirde hipovolemiye (vücudun susuz kalması) bağlı kalbin iş yükünde artma, bayılma, kalp krizi ve ölüm gibi hadiseler yaşanabiliyor. Bu nedenle özellikle iftar ve sahur arasında belirli aralıklarla yaklaşık 2-2.5 litre su tüketmek büyük önem taşıyor.
Susuzluğu tetikleyecek tuzlu, baharatlı gıdalardan ve asitli, şekerli içeceklerden uzak durmak gerekiyor. Sebze ve yeşilliklerden zengin beslenmek, kırmızı et yerine balık tüketmek, kızartma yerine haşlama, buğulama ve ızgara yöntemini tercih etmek sağlıklı olacaktır. Hamur işleri ve şerbetli tatlılardan uzak durmak, aşırı tuz içeren besinlerden kaçınmak da kalp sağlığı açısından büyük önem taşıyor.
Kardiyovasküler açıdan risk altında olan bir hastanın doktoruna danışmadan oruç tutması durumunda ciddi hayati tehlikeler ortaya çıkabilir. İlaçların ve ilaç saatlerinin doktor tarafından Ramazan’a uygun olarak düzenlenmesi ve doktorla sıkı iletişim içerisinde olmak da çok önemli. Özellikle mutlaka kan sulandırıcı ilaç kullanması gerekenlerin kan sulandırıcıları kesmeleri veya kullanmamaları durumunda felç riskinden yaşam kaybına dek çok ciddi sonuçlarla karşılaşılabilir.
Ramazan boyunca fiziksel aktivite yapmak isteyen kalp hastalarının bazı noktalara dikkat etmeleri gerekiyor. Yanlış zamanda yapılacak fiziksel aktivite, hali hazırda susuz kalmış bir insanda kalbin yükünü daha da artırıp istenmeyen sonuçlara, bayılmalara ve kalp krizlerine neden olabilir. O yüzden spor yapmak isteyenler kendilerini fazla zorlamadan ve doktorunun izin vermesi durumunda akşam yemek yedikten 2-3 saat sonra 30-40 dakika kadar yürüyüş yapabilirler. Yemeğin hemen ardından yatmak ise sakıncalıdır, bu nedenle hareketsizlikten kaçınılmalıdır.
Ramazan boyunca yeterli uyku uyumak, beynin doğru karar alma mekanizması ve hafıza, mantıksal düşünme gibi bilişsel fonksiyonlar açısından büyük önem taşıyor. Yeterli uyku alınmaması hatalı kararlar almaya, gün içerisinde sinirli olmaya, öfke patlamaları yaşamaya, baş ağrılarına ve stres yüklenmelerine de neden olacaktır. Bütün bunlar doğrudan ya da dolaylı olarak kalbin iş yükünü artıracak ve istenmeyen sonuçlara yol açabilecektir. Bu bakımdan iftardan sonra sahura kadar en az dört saat kesintisiz gece uykusu uyumak, sahurdan sonra birkaç saat daha uyumak, gün içerisinde de 20 dakikalık ufak uyku molaları vermek önerilir.