Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz, sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürdürebilmenin olmazsa olmazı. Her gün hem medyada, hem sosyal medyada sağlıklı beslenmeye dair birçok bilgi paylaşılırken, farklı egzersiz türleri de hayatımıza giriyor. Farklı farklı diyetlerle form tutmaya çalışırken, sağlığa zararlı yiyeceklerden uzak durmak da giderek yaygınlaşıyor.
Yalnız, her şeyin fazlasının zararlı olduğunu da göz önünde bulundurmak gerek. Her ne kadar sağlıklı beslenmek ve düzenli egzersiz disiplinini oturtmak, iyi bir alışkanlık gibi gözükse de sağlıklı beslenme ve/veya egzersiz yapmanın takıntı haline gelmesi hem beden, hem ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir.
Amerikan Yeme Bozuklukları Derneği, Ortoreksiya nevrozanı yani sağlıklı beslenme takıntısının bir tür yeme bozukluğu mu, yoksa bir tür takıntı mı olduğuna karar vermemiş olsa bile; tanı kriterleri belirlenmemiş olmasına rağmen Ortoreksiya nevroza birçok kaynakta yeme bozukluğu olarak geçiyor.
Ortoreksiya nevrozanın belirtileri şöyle sıralanabilir: Takıntılı bir şekilde yiyeceklerin besin değerlerini bilmek istemek ve satın almadan tüm içerikleri kontrol etmek, sürekli sağlıklı beslenmeye dair kitaplar okumak ve haberleri takip etmek, birçok besin grubunu hayatından çıkartmak ve o besin gruplarından bir yiyeceği hiçbir koşulda asla yememek (örneğin doğum günü pastasını şekerli diye yememek), çevresindeki insanların yedikleri yiyecekler ve onların sağlığıyla ilgili de kontrolcü davranmak, bir yere gidileceği zaman orada ne yenileceğine dair önceden uzun uzun düşünmek, plan yapmak, sağlıklı yiyeceklere ulaşılmadığı zaman çok gergin hissetmek...
Ortoreksiya nervozanın temeli, kişinin kontrol etme isteğine dayanır. İnsanın hayatında hissettiği kontrolsüzlük duygusu, bazen yenilen yiyecekleri kontrol etme isteği şeklinde kendisini gösterebilir. Bu tür tutum ve davranışlar çevre tarafından ‘irade’ ile özdeşleştirildiği için kişi bir problemi olduğunun farkına varamaz ve davranışı pekişir.
Egzersiz de benzer şekilde takıntı haline gelebilir ve fazla egzersiz sonucu fiziki sakatlıklar, yaralanmalar meydana gelebilir. Fiziki olarak bir problem yaratmasa bile kişinin günlük rutinini egzersiz yapacağı saate göre belirlemesi, egzersiz yapmak için sosyalleşmekten uzak kalması, her gün saatlerce egzersiz yapması, egzersiz yapmadığı zaman kendisini huzursuz hissetmesi, egzersiz yapamayacağı ortamlardan kaçınması, zihnin egzersizle fazla meşgul olması ve bedeninin sınırlarını gereğinden fazla zorlaması; egzersiz yapmayı takıntı haline getirmenin belirtileri arasında sayılabilir. Egzersiz yapmanın görüntü üzerindeki olumlu etkileri ve çevre tarafından takdir edilmesi, kişinin egzersiz yapmayı bir takıntı haline getirdiğinin farkına varmasını engelleyebilir.
Sağlıklı beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak; hem beden sağlığı, hem de ruh sağlığı için oldukça önemli. Yalnız, stresi sağlıklı yönetmek adına sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz önerilse bile, sağlıklı beslenme ve egzersizin bir takıntı haline gelmesi stres oranını artırır. İnsanlar çoğu zaman hayatlarında zorlandıkları gerçeklerle yüzleşmekten kaçmak için başka şeyleri fazlaca düşünmeye veya kendilerine zarar verici davranışları tekrarlamaya- farkında olmadan da olsa- başvurabilirler. Sağlıklı beslenme ve egzersizin bir takıntı seviyesine gelmesinin altında yatan sebepler arasında da insanın kendi hayatında zorlandığı gerçekliklerden kaçıp kontrol ve başarı duygusunu hissetmek, çevre tarafından takdir edilme isteği yatabilir. Sebepleri kişiden kişiye değiştiği ve bu tutum ve davranışların şiddeti farklılık gösterebileceği için, kişinin psikolojik destek almak için bir uzmana başvurması gerekir. Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı bir beden ve ruh sağlığı için oldukça önemli. Yalnız, unutmamalı ki hayatta her şeyde olduğu gibi bu alanda da grilerde kalmayı başarabilmek, yeri geldiğinde esneyebilmek; hem beden, hem ruh sağlığımızı korumak adına oldukça önemli.