İtirazım var! Çeşme’de sezon 45 gün sürer algısına itirazım var. Çünkü bence yaz geldi diyebiliriz. Geçtiğimiz hafta Çeşme’deydim. Sezon dışı olarak düşünülen bu mevsimde 27-28 dereceleri gördük. Hissedileni siz düşünün. Akşamları da püfür püfür esiyordu. En sevdiğim. Mevsim değişimlerinden mekan sahipleri de oldukça memnun. Alaçatı’da kiminle konuştuysam artık kışın da dükkanlarını açık tutacaklarını söylediler. En azından hafta sonları. Bu sene Çeşme çok hareketli olacak. 150 bin kişinin katıldığı Ot Festivali bunun habercisi değil miydi zaten?
Çeşme deyince akla ilk gelen yer burası. Alaçatı’nın bazı sokaklarını parsellediğini söyleyebileceğimiz İmren, tatlıları, kurabiyeleri, damla sakızlı ürünleri ve en önemlisi dondurmasıyla uzun kuyruklar oluşturuyor. 75 yıllık mazisi olan bu aile işletmesinde Limonlu Mereng Cheesecake yemeden ve damla sakızlı Türk kahvesi içmeden dönmemenizi öneririm.
Alaçatı’nın simgelerinden biri Asma Yaprağı. Keyifli, kendinizi evinizde gibi hissettiren bir atmosferi var. Yemekler her gün değişiyor. Lezzetler inanılmaz. Mekana oturduğunuzda sizi sıraya alıyorlar, sonra sıranız geldiğinde içeriye girip olağanüstü açık büfeden tercihlerinizi yapıyorsunuz. O görüntüyü görünce ondan da alayım, bundan da diyorsunuz ama lütfen sakin olun. Çünkü finalde biraz tuzlu bir hesapla karşı karşıya kalabilirsiniz. Değer mi? Bence değer. Hele o kabak çiçeği dolmaları, kızartmaları yok mu? Tam bir efsane
İlk kez geçen sene tanıştığım Noni’s House Çeşme’nin Ovacık beldesinde konuşlanmış. Sahibi Selin’in ailesiyle birlikte hem oturduğu hem işlettiği kahvaltıcının inanılmaz bir ambiyansı, çok keyifli ürünleri var. Ürünlerin birçoğunu mekanın sahibi üretiyor. Reçeller, zeytinler, peynirler hepsi şahane. Ama bunların hiçbiri Noni’s Menemen ve pişileri kadar muazzam değil. Sınırsız çaylı serpme kahvaltı fiyatı kişi başı 30 TL.
Söz konusu deniz ürünleri, iyi hizmet, güleryüzse adresiniz Fahri’nin Yeri olmalıdır. Port Alaçatı’da balıkçı limanının hemen yanında yer alan Fahri’nin Yeri’nde şevket-i bostan yatağında tereyağlı süzme yoğurtlu balık kebabı ve deniz ürünlerinin gelebileceği son nokta olan okyanus kalbi en büyük favorilerim. Mezelerden ise karamelize soğanlı fava tek kelimeyle olağanüstü. Mekanın kişi başı ortalaması 120 TL civarında.
8 senelik mazisiyle Alaçatı’nın en eskilerinden biri olan Karina, Alaçatı Çarşı’nın içinde yan yana dizilmiş upuzun masaların olduğu çok sevimli bir mekan. Sınırsız meze seçeneği olan Karina’nın ara sıcaklarından ahtapot beğendi ve sütte karides, mezelerden çiroz, biber borani ve levrek marini tavsiye edebilirim size. Karina’da kişi başı ortalama fiyat 120-130 TL civarında.
Karaköy’den bildiğimiz Muazzam, tam bir senedir Alaçatı’ya da renk katıyor. Gastropub konseptli mekan bu sene mutfağında ciddi bir revizyona gitmiş. Acı soslu karides tempuraları inanılmaz. Onun dışında ana yemek olarak babaganuşlu köfte ve hellimli tavuk şişi gözünüz kapalı sipariş edebilirsiniz. Mezeleri de aynı oranda başarılı olan mekanın kahvaltısı da en az yemekleri kadar konuşulacak cinsten.
Nalan Hanım ve Sena, tam 4 senedir evlerinde kendi misafirlerini ağırlıyormuş gibi ağırlıyorlar müşterilerini. Hizmet, güleryüz, ilgi, alaka şahane. Ama Eflatun’u 4.senesinde de ayakta tutan çok önemli bir güçleri var ellerinde. Çok güzel yemek yapıyorlar. Çeşme’de yaşayan kime sorsanız, Eflatun’a gidin dedi bize. Ahtapot beğendi öncelikli tavsiyem size. Fiyatı: 38 TL.
Çeşme’deki en büyük tartışmalardan biri; en iyi kumruyu neresi yapıyor. Erolcular, Hikmetçiler, Şevkiciler yıllardır birbiriyle yarışıyor bu konuda. Kendini bir tık Hikmet’e yakın hisseden biri olarak bu sene ilk kez Aykut’u denedim. Sanırım diğerlerine göre sürümü biraz daha az olduğundan, çok daha butik ve özenli bir hizmet alıyorsunuz Aykut’ta. O yüzden bu seneki tavsiyem Kumrucu Aykut.
İyi midye dolma yemek istiyorsanız Alaçatı meydanın oradaki Kumrucu Şevki’nin önündeki Midyeci Seyfi Usta’ya gitmelisiniz. Tavsiyem en büyük olan midyeler. Midye seçme işini onlara bırakın ama en iyilerini istediğinizi mutlaka belirtin.
Alaçatı’da kışın da açık olan mekanlardan Cura, akşam yemeğiyle eğlenceyi birleştiren şık mekanlardan biri. Et ağırlıklı bir menüye sahip olan Cura’da Cuma akşamları Zeynep Özyılmazel sahne alıyor. Öyle bangır bangır müzik çalma durumu yok tabii. Muhabbet etmenizi engellemeye bir durum yok ortada. 23:00’den sonra yavaş yavaş gece kulübü konseptine geçen Cura’da keyifli bir akşam yemeği için kişi başı 150 TL’yi gözden çıkarmanız gerekiyor. Ana yemeklerden dana kaburga öncelikli tavsiyemdir bu arada.
Uzun bir gece geçirdikten sonra, kahvaltı saatlerini kaçırmanız durumunda gidebileceğiniz en lezzetli adres Dost Pide. Benim diyen Giresun, Samsun, Trabzon pidelerinden bile daha iyi pide yapıyorlar. Gerçekten abarttığımı düşünmüyorum. Kıymalı, kaşarlı, yumurtalı pideleri favorim. Pidelerin porsiyon fiyatı ortalama 18 TL ama bir porsiyonla kalkmayacağınıza yüzde yüz eminim.
İzmir Çeşme’ye gelip lokma yemeden dönmek olmaz malum. Çeşme’deki Urla Katmer & Lokma Salonu da bu ihtiyacı gideren en iyi mekan bana göre. Tarçın da ilave etmenizi önerdiğim lokmaları çıtır çıtır. Porsiyonda kocaman beş tane var. Fiyatı: 7.50 TL. Bu arada, burayı kahvaltı için de tercih edebilirsiniz çünkü peynirli ya da kıymalı olarak seçebileceğiniz katmerleri de oldukça başarılı.
Alaçatı’nın coşkusundan biraz uzaklaşıp daha sakin bir ortamda keyif yapmak isterseniz Boreas Hotel’in kahvaltısını önerebilirim size. Klasik Ege kahvaltısı konseptli otelin gevrek üstü denilen simit üzeri sucuk kaşar spesiyali, gözlemesi ve menemenleri özellikle çok başarılı. Kişi başı serpme kahvaltının fiyatı ise: 25 TL.
Gece geç saatlerde ne yesem ne yesem diye düşündüğünüzde imdadınıza yetişen mekanlardan biri Söğüşcüm. Bu sene farklı bir noktada Göz Lounge’ın hemen yanında açılan Söğüşcüm’ün söğüşü, kuzunun kellesinden çıkarılan dil, yanak ve beyin kısımlarından yapılıyor. Hayır hiç korkunç değil. Domates, maydanoz ve baharat ilavesiyle muazzam bir haz veren söğüşü yedikten sonra bana teşekkür edeceksiniz