İYİ HİSSET - BESLENME

Bu besinleri mutlaka birlikte tüketin!

Çağımızda birçok hastalık yanlış beslenmeden kaynaklı ortaya çıkıyor. Bu hastalıklara sebep olan yiyecekler, yeterli miktarda ve doğru zamanda tüketilirse iyileşme sürecinde ilaçlardan bile kuvvetli etki gösterebilirler. Özellikle besinlerle doğru kombinasyonları yaptığımızda, birbirlerinin eksiklerini tamamlamalarını ya da kuvvetlerini attırmalarını sağlayarak onlardan çok daha fazla yararlanabiliriz. Diyetisyen Esra Akar, birlikte tüketilmesi gereken besinleri yazdı

Bu besinleri mutlaka birlikte tüketin!

En iyi D vitamini kaynağı güneş ışığıdır ve bu vitamin, vücutta güneş ışığına tepki olarak oluşturulur. Yumurta, doğal olarak D vitamini içeren harika bir besindir. Peynir ise kalsiyum bakımından zengindir ve D vitamini, alınan kalsiyumun emilmesini sağlayarak kemiklerin oluşması ve korunmasına yardımcıdır. Kahvaltı tabağınızda haşlanmış yumurta ve peynire yer açın veya ikisiyle güzel bir omlet yapın. 


Kuru baklagiller, iyi bitkisel protein kaynaklarıdır. Ancak et ve yumurta gibi hayvansal kaynaklar kadar yeterli bir protein kalitesine sahip değillerdir. Bu yüzden tahıllarla birlikte tüketilirse, eksik olan protein örüntüsü tamamlanır ve protein kalitesini artırmış oluruz.


Balık çok iyi bir omega-3 kaynağıdır. Eğer balığınıza limon sıkarsanız, içerisindeki C vitamini ve antioksidanlar sayesinde omega-3’ün vücuttaki emilimini artırarak daha fazla yararlanabilirsiniz. Balığın zehirleyici bir etkisi var ise limon sayesinde bu vücuttaki toksik etkiyi de azaltabilirsiniz. Yani balık ve limon her açıdan birlikte tüketilmesinde fayda olan bir besin kombinasyonudur. 


Kırmızı ve beyaz et posa açısından fakir olduğu için kabızlığa sebep olabilir. Daha rahat bir sindirim için yanında mutlaka liften zengin sebzeleri, salata veya haşlama olarak tüketirsek sindirimin daha rahat olmasını sağlarız. Kırmızı et B12 açısından, koyu yeşil yapraklı sebzeler ise folat açısından zengindir. Folat ve B12, alyuvarların ve DNA’nın sentezinde birlikte çalışırlar. Bu sebeple tükettiğiniz hayvansal bir proteinin yanına mutlaka bir salata veya sebze eklemek önemli.


Zerdeçalda çok önemli bir antioksidan olan kurkumin bulunur. Ancak vücutta emilimi zordur ve bu noktada karabiberle birlikte tüketilmesi gerekir. Karabiberde bulunan piperin maddesi, zerdeçaldaki kurkuminin bağırsaklarda emilim miktarını neredeyse 2 bin kat artırır. Bu ikili birçok hastalığa karşı antiinflamatuar etki gösterir. Zerdeçalı yumurtaya, mercimeğe, fırında pişmiş sebzelere ve pilavlara da ekleyebilirsiniz. Ancak safra taşı olanlar ve diyabet hastaları; ilaç etkileşimleri söz konusu olabileceğinden doktorlarına danışamadan kullanmamalıdırlar. Isıdan etkilendiği için zerdeçalı kuru ve serin bir yerde saklamayı da unutmayın. 


Yeşilçayda bağışıklık sistemine yardımcı bir antioksidan olan kateşin maddesi bulunur. Yeşil çayınızın içine bir dilim limon koyar veya birkaç damla limon suyu sıkarsanız, etkisini daha da güçlendirmiş olursunuz. Ancak tansiyon hastaları bu konuda dikkatli olmalı ve yeşil çayı doktorlarına danışarak tüketmelidirler.


Domates tam bir antioksidan deposudur ve A vitamini, C vitamini ve likopenden zengin bir besindir. A vitamini yağda eriyen bir vitamindir ve likopen de yağda çözünen bir besin öğesidir. Akdeniz Diyeti’nin baştacı zeytinyağının ne kadar sağlıklı bir yağ olduğu ise zaten ortada. Domatesle zeytinyağı ise salata ve soslara yakışan sade ve lezzetli bir kombinasyon. Domatesleri yağda ısıtmaksa vücutta kullanılabilirliğini artırarak içerdiği o değerli antioksidan olan likopeni almanın en iyi yoludur.


Önceki ve Sonraki
Haberler