Ceviz, fındık ve badem gibi kuruyemişler E vitamini bakımından çok zengin. E vitamini ise iyi bir antioksidan olması sebebiyle bağışıklık sistemimizin güçlenmesine önemli katkılar sağlar. Günlük 2 ceviz veya 10-15 adet çiğ badem veya fındık tüketimi bağışıklık sistemini destekler.
Anne sütünden sonra en kaliteli protein içeriğiyle bilinen yumurta aynı zamanda birçok vitamin haricinde lutein, zeaksantin ve kolin içeriğiyle de güçlü bir bağışıklık sistemi oluşumunda etkili. Günde 1-2 adet yumurta, kahvaltı seçenekleri haricinde akşam yemeklerinizde de menemen olarak da tercih edilebilir.
Vücut direncini artıran, toksinlerin vücuttan atılmasını sağlayan, bedenin zinde kalmasına yardımcı olan ve bağışıklık sitemini güçlendiren C vitaminini yüksek oranda barındıran kivi ve portakal tüketimine özen gösterilmeli. Aynı zamanda E vitamini de içeren kiviyi günde 1 adet tüketerek günlük C vitamini ihtiyacı ortalama olarak karşılanabilir.
Kırmızı pancar, havuç, turp ve tatlı patates gibi kök sebzeler yüksek oranda A vitamini içerir. A vitamini bağışıklık sistemini güçlendiren ve aynı zamanda iltihap önleyici etkisi bulunan bir vitamindir. Özellikle solunum yolu enfeksiyonlarına yönelik güçlü bir savunma kaynağıdır. Vücudumuz A vitamini üretemediği için dışarıdan besinler yardımıyla alınmalı.
İçeriğindeki beta glukan sayesinde yulaf, sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlayarak bağışıklık sitemine katkı sağlıyor. Aynı zamanda vücudun karbonhidrat ihtiyacını da sağlayarak tokluk hissi oluşumuna da destek oluyor.
Karnabahar, C vitamini içeriğinin yüksek olması dışında glukozinolat ve izotiyosiyanat içeriğiyle de güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Karnabahar vücudu enfeksiyonlardan koruyarak güçlü bir savunma mekanizması oluşturur. Bununla birlikte karotenoid ve flavanoid içeriği sayesinde bazı kanser türlerine karşı koruyucu etki de gösterir.
Yüksek oranda omega 3 ve fosfor içeren balık iyi bir protein kaynağıdır. Omega 3 ve fosforun yanında A, D, E vitaminleri, iyot, selenyum ve çinko da içeren balık, bağışıklık sistemini desteklediği için kış aylarında mutlaka haftada en az iki gün sofralarda yer almalı.
Yüksek lif ve düşük kalori içeriğine sahip olan nar, aynı zamanda güçlü bir antioksidan kaynağıdır. C vitamini, A vitamini, folat ve flavanoidler içeriği sayesinde bağışıklık sistemimiz için büyük önem taşır. Nar, bol rokalı kış salatalarında ana yemek ile veya yoğurda eklenerek ara öğün olarak haftada üç-dört gün tüketilebilir.