İYİ HİSSET - FITNESS

Koşuyla ilgili yanlış bilinen 4 büyük efsane

Koşu; kalori yakmaya, kilo vermeye, kas dayanıklılığını artırmaya, kardiyopulmoner fonksiyonu geliştirmeye ve stresi azaltmaya yardımcı olan iyi bir egzersizdir. Birçok faydası vardır ve yaştan bağımsız olarak uygulanabilecek en iyi egzersizlerden biridir. Ancak internette koşuyla ilgili bacaklarını kalınlaştırdığı, dizlere zarar verdiği gibi pek çok yanlış bilgi dolaşıyor. İşte koşu hakkındaki tüm gerçekler…

profil
BT Ekip
13.02.2025
Koşuyla ilgili yanlış bilinen 4 büyük efsane

Baldırın kalınlığı doğal kas şekliyle ilişkilidir. Sporcu olmayanlar için kas şekli doğuştan gelen genetik faktörlerle ilişkilidir ve uzun süreli koşu yapmak baldırı kalınlaştırmaz. Koşmanın güçlü baldır kasları oluşturup oluşturmayacağı esas olarak ne kadar hızlı koştuğunuza bağlıdır. Hızlı koşu baldır kaslarını geliştirebilir, ancak sürekli koşu yapmak kilo vermeye yardımcı olmanın yanı sıra bacakların daha ince olmasını da sağlar.

Koşarken dizlerin yürümenin üç katı ağırlığı taşıdığı, bunun da dizlere zarar verdiği söylenir. Ancak aslında dizler sağlıklıysa koşu dizlere zarar vermez. Dizinizde bir sakatlık varsa, öncelikle koşup koşmamanız gerektiği konusunda tıbbi yardım almalısınız. Koşmak eklem kıkırdağına veya tendon bağlarına zarar veriyorsa bu genellikle beş nedenden kaynaklanır: Koşu hızı, koşu süresi, yetersiz ısınma, uygun olmayan mekan ve yanlış koşu ayakkabısı. Koşu, artrit olasılığını artırmaz. Bunun yerine, kıkırdak metabolizmasını teşvik edebilir, kemikleri ve böylece eklemleri güçlendirebilir.


İnternette ilk yarım saatlik koşunun vücuttaki şekeri tükettiği, ardından lipitleri tüketmeye başladığı yönünde söylentiler var, yani koşu süresi yarım saatten kısa olursa yağ yakmaya faydası olmadığı iddia ediliyor. Ama aslında insan vücudunda enerji sağlamak için şeker ve yağı karıştırır. Belirli bir egzersiz türünün yalnızca glikozu veya yalnızca yağı yaktığına dair bir olgu yoktur. Bunun yerine, egzersizin yoğunluğuna bağlı olarak enerji sağlama oranı farklı olacaktır. Düşük yoğunluklu aktiviteler yapılırken yağın enerji sağlama oranı nispeten yüksek, şekerin enerji sağlama oranı nispeten düşük; yüksek yoğunluklu aktiviteler sırasında yağın enerji sağlama oranı nispeten düşük ve şekerin enerji sağlama oranı nispeten yüksektir. Bu da yarım saatlik bir egzersizin de yağ yakmayı sağlayacağı anlamına gelir.

Genel olarak konuşursak, 30 dakika koşarak 250 kalori yakabilirsiniz. 1 kilo yağdan kurtulmak istiyorsanız, en az 15 saat koşmanız gerekir, bu da hedefe ulaşmak için bir ay boyunca bunu sürdürmeniz gerektiği anlamına gelir. Ama beslenmenizi kontrol etmezseniz, egzersiz için harcanan çabalar da boşa çıkacaktır. Koşu sırasında kilo verme duvarıyla karşılaşırsanız koşu hızını değiştirmeyi, bir süre hızlı bir süre hafif tempoda koşmayı deneyebilir veya bunu aerobik ve ip atlamayla birleştirip farklı yoğunluktaki egzersizleri kullanarak kilo vermenin durgunluk dönemini aşmaya yardımcı olabilirsiniz. 


Önceki ve Sonraki
Haberler