İYİ HİSSET - SAĞLIK

Ağız kokusunun nedenleri ve önleme yolları

Ağız kokusu, kimseyi ayırmayan, en özgüvenli insanı bile bir anda sessiz bir geri çekilişe zorlayabilen tatsız bir durumdur. İş görüşmesinde harika gidiyorken karşınızdakinin aniden geriye yaslanması, romantik bir buluşmada partnerinizin mesafeyi korumaya çalışması veya toplu taşımada insanların yüzlerini başka yöne çevirmesi… İşte tüm bunlar, ağız kokusunun sinsice sosyal hayatımıza nasıl sızdığını gösterir. Peki, istenmeyen bu durumun sebepleri neler ve nasıl önlenebilir? Ağız kokusunu ve nedenlerini Diş Hekimi Niran Uluçay anlattı

profil
BT Ekip
23.02.2025
Ağız kokusunun nedenleri ve önleme yolları

Ağız kokusu (halitozis), birçok kişinin yaşadığı yaygın bir sorundur ve sosyal hayatı olumsuz etkileyebilir. En yaygın nedeni ağız içindeki bakterilerdir. Yetersiz ağız hijyeni, diş çürükleri, diş eti hastalıkları, dil yüzeyinde biriken bakteriler ve diş taşları kötü kokuya sebep olabilir. Ancak ağız kokusu her zaman sadece ağız içinden kaynaklanmaz; bazı sistemik rahatsızlıklar da bu duruma yol açabilir.


Mide problemleri: Reflü (Gastroözofageal Reflü Hastalığı – GERD), mide asidinin yemek borusuna geri kaçmasına ve bu durumun ağızda ekşi, kötü bir kokuya neden olmasına yol açabilir. Ayrıca, mide ülseri veya Helikobakter pilori enfeksiyonu gibi durumlar da ağız kokusuyla ilişkilendirilebilir.

Bağırsak problemleri: Sindirim sistemiyle ilgili bazı bozukluklar, özellikle kabızlık ve bağırsaklarda aşırı bakteri üremesi (SIBO), ağız kokusuna neden olabilir. Bağırsaklarda biriken toksik gazların kana karışarak solunum yoluyla dışarı atılması, ağız kokusunun ağız hijyeninden bağımsız olarak ortaya çıkmasına sebep olabilir.

Solunum yolu enfeksiyonları: Sinüzit, bademcik iltihabı (tonsilit), bronşit veya akciğer enfeksiyonları gibi durumlar, mukus ve bakterilerin birikmesi nedeniyle kötü kokuya yol açabilir. Özellikle bademcik taşları (tonsillolit) olan kişilerde ağız kokusu kronik bir hal alabilir.

Metabolik hastalıklar: Diyabet, karaciğer veya böbrek yetmezliği gibi hastalıklar da ağız kokusuna sebep olabilir. Diyabetli hastalarda ketoasidoz nedeniyle tatlımsı, aseton benzeri bir koku oluşabilirken, böbrek yetmezliği olan kişilerde amonyak kokusuna benzer bir nefes kokusu görülebilir.

İlaç kullanımı ve ağız kuruluğu: Antidepresanlar, antihistaminikler ve bazı tansiyon ilaçları gibi tükürük üretimini azaltan ilaçlar, ağız kuruluğuna (kserostomi) neden olarak ağız kokusunu artırabilir. Tükürüğün yetersiz olması, ağız içindeki bakterilerin kolayca çoğalmasına yol açar.


Ağız kokusunu önlemek için öncelikle ağız hijyenine dikkat edilmelidir. Dişlerin günde en az iki kez fırçalanması, diş ipi kullanımı ve dil temizliği, ağız içi bakterilerin birikmesini önler. Ayrıca, düzenli diş hekimi kontrolleri sayesinde çürükler ve diş eti hastalıkları erken teşhis edilerek tedavi edilebilir.

Ağız dışı kaynaklı ağız kokusu için ise altta yatan sebebin belirlenmesi önemlidir. Mide ve bağırsak problemlerinin tedavi edilmesi, solunum yolu enfeksiyonlarının kontrol altına alınması ve gerekirse ilaç değişiklikleri ağız kokusunu azaltabilir. Bol su tüketmek, tükürük salgısını artırarak ağız kuruluğunu önler ve ağız kokusunu hafifletebilir.

Eğer ağız kokusu uzun süre devam ediyorsa ve iyi bir ağız hijyenine rağmen geçmiyorsa, bir diş hekimi veya ilgili uzman hekime danışmak faydalı olacaktır.


Önceki ve Sonraki
Haberler