Rezilyans; dayanıklılık, esneklik, toparlanabilme becerisi, zor deneyimlerden bir şeyler öğrenip başa çıkma ve gelişme kapasitesidir. Rezilyans kavramını anlatırken eğitmenler sıklıkla ‘bambu’ örneğini verirler. Muson yağmurlarında bambular kırılmaksızın yere eğilirmiş. Yağmur dindiğinde tekrar ayağa kalkar ve kaldıkları yerden yaşam serüvenlerine devam edermiş.Seçkin ve Hasanoğlu (2016), rezilyans kavramını, bireyin, hayatında yaşadığı onca zorluğa rağmen, yıkılmaması, zorlu süreç geçtiğinde eski haline dönebilme becerisi olarak anlatırlar. Hepimizin strese verdiği reaksiyon birbirinden farklı. Ruhsal altyapının sağlamlılığı yani çocukluk döneminde deneyimlediklerimiz ne kadar dayanıklı olacağımıza dair önemli ipuçları barındırıyor. Peki, çocukluğu zorlu geçmiş ve yaşadığı onca zorlu olaya rağmen yaşama tutunan, mücadele eden, uyumlu, esnek, hayattan keyif alabilen bireylere ne demeli?
Henüz 6 aylıkken babasını kaybeden, annesiz büyüyen, yatılı okullarda okuyan babam gelir aklıma her rezilyans anlatışımda. Ne oluyor, nasıl oluyor da onca güçlüğe rağmen bu mücadele ruhunu kaybetmiyor bireyler? Ve dahi ilham veren şahane ebeveynlere dönüşebiliyorlar?
Mizaç ve kalıtım çok önemli. Ama sanırım en önemli olan unsurlardan biri kaynaklar. Biz çocukken tutarlı bir yetişkinle kurduğumuz istikrarlı bağ mesela. Bu yetişkin, ebeveynimizse çok şanslıyız. Fakat bazen bize destek veren, koşulsuz sevgisini hissettiğimiz bir büyükanne, bir öğretmen, bir arkadaşın varlığı dahi bizi yaşamda güçlü ve dayanıklı kılar. Bir gruba ait olmak, yaşamı anlamlı hale getirmek, bir takıma gönül vermek, bir dava uğruna mücadele etmek, şükredecek şeyler bulmak ve hakikaten şükretmek... Her an olmasa da olabildiğince...
Hayatın getirdiği zorluklar karşısında sorumluluk almak mühim. Her zamanki alışkanlıklara tutunmak, beslenmeye, dinlenmeye, sevmeye, sevilmeye, paylaşmaya ve bağda kalmaya devam etmek... Bu zamanlar geçecek ve bambu ağaçları gibi eğildiğimiz yerden esneyerek kalkacağız. Birkaç çizikle belki, ama sapasağlam.
Kaynak: Çocukta Rezilyans, Dr. Şirin Seçkin & Dr. Alper Hasanoğlu
Mutlaka okuyun: Depresyondan korunmak için 10 adım