Belçika’nın masalsı şehri Brugge gezi rehberi

Türkiye’den Brugge’a havayolu ile direkt ulaşım bulunmuyor. Brugge’a seyahat etmek için öncelikle Belçika’nın başkenti Brüksel’e uçmanız gerekiyor. İstanbul-Brüksel arası uçakla 3 saat 30 dakika. Brüksel’de iki tane havalimanı bulunuyor: Brüksel Charleroi ve Brüksel Uluslararası Havalimanı. Brüksel Charliori Havalimanı’ından kalkan otobüslerle 1 saat içerisinde Brüksel Midi Tren İstasyonu’na ulaşıyorsunuz. Bununla birlikte Brüksel Uluslararası Havalimanı’ndan da yarım saatlik bir tren yolculuğu ile Brüksel Midi Tren İstasyonu’na varabilirsiniz. Brüksel Midi Tren İstasyonu’ndan yaklaşık 1 saatlik tren yolculuğu ile de Belçika’nın masalsı şehri Brugge’a varmış olacaksınız. Brugge’ı keşfetmek için herhangi bir toplu taşıma kullanmanıza gerek yok. Sokaklar o kadar güzel ki, bu masalsı şehri yürüyerek keşfedebilirsiniz. Toplu taşıma kullanmak isterseniz de şehir içinde her yere kolayca ulaşım sağlayabileceğiniz belediye otobüslerini kullanabilirsiniz.

Belçika, Avrupa Birliği üyesi olduğundan bordo pasaportlu Türk vatandaşlarının ülkeye girebilmesi için Schengen vizesine sahip olmaları gerekiyor. Yeşil pasaporta sahip olanlar Belçika’ya vizesiz bir şekilde seyahat edebilirler.

Brugge, Belçika’nın kuzeyindeki Flaman bölgesinde yer alıyor. Ülke genelinde kış ayları oldukça soğuk ve kar yağışlı geçiyor. Brugge’ı bembeyaz karlarla kaplı bir şekilde görmek büyüleyici olsa da dondurucu soğuklara maruz kalmak istemiyorsanız şehre kış aylarında gitmek istemeyebilirsiniz. İlkbahar aylarında sıcaklıkların yükselmeye başlaması, doğanın uyanışı ve canlanan ağaçların verdiği enerjiyle şehri gezmek iyi bir fikir olabilir. Sonbahar aylarında sıcaklıklar düşmeye başlasa da, ağaçların yapraklarının dökülmeye başlayıp şehrin pastel renklere bürünmesi Brugge’a başka bir etkileyicilik katıyor. Şehri ziyaret etmek için en ideal aylar Temmuz ve Ağustos olabilir. Noel pazarlarının kurulduğu, sokakların ışıl ışıl aydınlatıldığı ve etrafın çikolata koktuğu Kasım ve Aralık aylarında yapacağınız Brugge seyahati ise unutulmaz olabilir.

Brugge’da hangi bölgede konakladığınızın pek bir önemi yok. Her bölgenin, sizi büyüleyecek bir özelliği bulunuyor. Bir masalın içindeymiş gibi hissedeceğiniz Brugge’da bütçenize ve tarzınıza göre çok sayıda konaklama seçeneği mevcut. Şehirde konaklama yapabileceğiniz başlıca bölgeler şu şekilde sıralanabilir:

Şehir Merkezi (Historic Center): Brugge’un tarihi merkezinde konaklamak, tüm turistik noktalara yürüme mesafesinde olmanızı sağlayacaktır. Bu bölgede hem lüks hem de butik otelleri kolayca bulabilirsiniz.

Ezelstraat bölgesi: Şirin ve sessiz sokakları ile bilinen Ezelstraat bölgesi, şehir merkezine yakın olmakla beraber daha sakin bir konaklama deneyimi sunuyor.

Sint-Anna bölgesi: Tarihi merkezden biraz uzakta, daha yerel bir atmosfere sahip olan Sint-Anna bölgesinde birbirinden güzel butik oteller, pansiyonlar ve konukevleri bulabilirsiniz.

Kanal Kenarı (Along the Canals): Brugge’un pitoresk kanalları boyunca konaklamak, şehri gerçekten deneyimlemenin en iyi yollarından biri olabilir. Bu bölgede birçok romantik otel ve B&B bulunuyor.

Begijnhof ve Minnewater Parkı yakınları: Begijnhof ve Minnewater Parkı çevresi, yeşillikler içinde huzurlu bir konaklama deneyimi sunuyor.

Assebroek bölgesi: Şehir merkezine kısa bir yürüyüş mesafesinde bulunan bu bölge, daha uygun fiyatlı ve ekonomik konaklama seçenekleri ile öne çıkıyor.

Belçika’nın incisi olarak anılan ve bu unvanı sonuna kadar hak eden Brugge seyahatiniz sadece bir tatil değil, aynı zamanda ruhunuzu doyuran bir keşif de olacak. Geçmişin izlerini günümüzle ustaca harmanlayan bu şehirde, huzur dolu bir gezinin keyfini çıkarabilir, tarih ve romantizmle dolu anlar yaşayabilirsiniz. Brugge seyahatiniz için iki günlük bir zaman ayırmanız yeterli olacaktır. Brugge’da görmeniz gereken başlıca turistik noktalar ise şöyle sıralanabilir:

Markt Meydanı (Grote Markt): Brugge’un merkezi olarak kabul edilen bu meydan, tarihi binaları ve canlı atmosferi ile göz dolduruyor. Belfry Kulesi de bu meydanda bulunuyor.

Belfry Kulesi (Belfort): 83 metre yüksekliğindeki Belfry Kulesi, şehri panoramik olarak görebileceğiniz bir nokta. 366 basamaktan oluşan merdivenleri tırmanarak kuleye çıkabilir ve şehrin muhteşem manzarası karşısında büyülenebilirsiniz.

Brugge Belediye Binası (Stadhuis): 1376 yılında inşa edilen bu Gotik yapı, eşsiz mimarisi ve tarihi önemiyle dikkat çekiyor.

Aziz Kan Bazilikası (Basilica of the Holy Blood): İçinde Hz. İsa’nın kanının bir damlasını barındırdığına inanılan Aziz Kan Bazilika’sı, dini ve tarihi önemi sebebiyle yoğun ilgi görüyor.

Groeninge Müzesi (Groeningemuseum): Flaman Primitif ressamlarının eserlerinin sergilendiği bu müze, sanatseverler için ideal bir nokta.

Begijnhof (Beguinage): 13. yüzyıldan kalan manastır kompleksi; sakin ve dinlendirici bahçeleri, tarihi evleriyle huzur dolu bir atmosfere sahip.

Minnewater Parkı ve Minnewater Gölü (Aşk Gölü): Romantik bir yürüyüş yapmak isteyenler için ideal bir yer olan Minnewater, Brugge’un eşsiz doğal güzelliklerini göz önüne seriyor.

Kutsal Meryem Kilisesi (Church of Our Lady): Michelangelo’nun ünlü ‘Madonna ve Çocuk’ heykeline ev sahipliği yapan kilise, Gotik mimarisiyle de ziyaretçileri etkiliyor.

Jeruzalem Kilisesi (Jeruzalemkerk): Kudüs’teki Kutsal Kabir Kilisesi örnek alınarak yapılan Jeruzalem Kilisesi, 15. yüzyılda inşa edilmiş olup dini açıdan büyük bir öneme sahip.

Dantela Müzesi (Kantcentrum): Brugge’un ünlü dantela işçiliği hakkında bilgi edinebileceğiniz bu müze, el emeği göz nuru eserlerle dolu.

Çikolata Müzesi: Çikolatanın tarihini ve üretim sürecini öğrenebileceğiniz Çikolata Müzesi, tatlı severler için eğlenceli bir deneyim sunuyor.

Brugge Kanal Turları: Şehrin kanallarında yapılan tekne turlarıyla, Brugge’u su üzerinden keşfedebilir ve büyüleyici manzaranın tadını çıkarabilirsiniz .

Gruuthuse Müzesi: Brugge’un aristokratik geçmişini yansıtan Gruuthuse Müzesi, zengin bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor.

Sint-Janshospitaal (Saint John’s Hospital): 12. yüzyıldan kalma hastane, günümüzde müze olarak hizmet veriyor. Tıp tarihine ilgi duyanlar için kaçırılmaması gereken bir ziyaret noktası.

Frietmuseum (Patates Kızartması Müzesi): Belçika’nın ünlü patates kızartmasının tarihi ve üretim süreci hakkında bilgi veren müze, farklı bir deneyim arayanlar için ideal.

Fotojenik yerler arıyorsanız gezinize; Bonifacius Köprüsü, Groenerei ve Rozenhoedkaai’yi de listenize eklemelisiniz.

Bonus: Brugge’da yeterli zamanınız varsa rotanıza en az Brugge kadar etkileyici olan Brüksel, Gent ve Atwerp’i de ekleyerek büyük Belçika turu yapabilirsiniz.

Avrupa’nın en zengin mutfağına sahip olan Belçika; çikolataları, patates kızartmaları, midyeleri ve biraları ile popüler olsa da aslında bunlardan çok daha fazlasına sahip olduğunu söylemek yanlış olmaz. Belçika mutfağının bu kadar lezzetli olmasında, yapılan yemeklerde kullanılan malzemelerin taze ve yerel ürünlerden elde edilmesinin payı büyük. Brugge’da denemeniz gereken bazı popüler lezzetler şu şekilde sıralanabilir:

Frites (Patates kızartması): Belçika’nın dünyaca ünlü patates kızartmalarını denemeden Brugge’dan dönmemelisiniz. Brugge’dabirçok frites standı ve dükkanı bulunuyor ve genellikle patates kızartmaları çeşitli soslarla servis ediliyor.

Moules-frites (Midye ve patates kızartması): Taze midyeler; beyaz şarap, sarımsak ve çeşitli otlarla pişiriliyor ve patates kızartmasıyla servis ediliyor. Midyenin bu halini çok seveceksiniz.

Flemish Stew (Vlaamse Stoofkarbonaden/Stoofvlees): Dark bira ve soğan ile uzun süre pişirilen sığır eti güveci, genellikle patates kızartması veya patates püresi ile servis ediliyor ve Brugge’da çok popüler.

Waffle (Gaufre): Belçika waffle’ları, hafif ve çıtır çıtır olmasıyla dünyaca ünlü bir lezzet. Waffle’lar üzerine çikolata, meyve, krema veya dondurma eklenerek servis ediliyor.

Speculoos: Belçika’nın ikonik tatlarından biri olan, ince, baharatlı ve çıtır kurabiyeler; genellikle kahve ile birlikte tüketiliyor.

Waterzooi: Tavuk veya balık ile yapılan, kremalı ve sebzeli bir Belçika çorbası. Brugge ve Gent gibi Flaman bölgelerinde popüler bir lezzet.

Paling in 't Groen: Yeşil otlar ve baharatlarla hazırlanan yılan balığı yemeği, özellikle deniz ürünleri severler için öneriliyor.

Belçika biraları: Belçika, dünya çapında bir bira kültürüne sahip. Brugge’da birçok yerel bira çeşidi bulunuyor. Özellikle Brugse Zot ve Straffe Hendrik biraları denemeye değer.

Genever: Farklı meyve ve baharat aromalarıyla çeşitli türleri bulunan Belçika’nın geleneksel cini. Genellikle küçük bardaklarda shot olarak servis ediliyor.

Brugse Oliebol: Özellikle Noel döneminde popüler olan bu tatlı, kızartılmış hamur toplarının pudra şekeri ile servis edilmesiyle hazırlanıyor.

Brugge’de damak zevkinize göre her lezzeti kolayca bulabileceğiniz oldukça fazla restoran bulunuyor. Özellikle yerel lezzetleri denemeyi seviyorsanız; çıtır çıtır Belçika patates kızartmaları için The Olive Street Food, eşsiz lezzetteki waffle’lar için Chez Albert, akşam yemeği için Cambrinus ve en lezzetli midyeler için Poules Moules, listenize eklemeniz gereken mekanlardan bazıları. Büyük bir kase süt ve yanında seçtiğiniz çikolatayla servis edilen Belçika sıcak çikolatasını denemek ve lezzet şöleni yaşamak içinse The Old Chocolate House mutlaka uğramanız gereken yerlerden.

Brugge’ı partnerinizle keşfetmek size unutamayacağınız romantik anlar yaşatabilir. Bununla birlikte eşsiz doğal güzellikleri ve geniş yeşil alanları ile Brugge çocuğunuzla da keşfedebileceğiniz ve eğlenceli zamanlar geçirebileceğiniz bir şehir. Ancak şehrin Arnavut kaldırımlı sokakları bebek arabası için pek uygun olmayabilir. Brugge yalnız gezginler ve arkadaş grupları ile seyahat planı yapmak isteyenler için de oldukça uygun.