ARA
Ramazan ayı süresince yeme saatlerinizin kısıtlı olması bayramda size psikolojik olarak daha fazla yeme ihtiyacı ve vücudu ödüllendirme isteği hissettirebilir. Bu psikolojiden kendinizi uzak tutmaya çalışın. Çünkü uzun süre oruç tuttuktan sonra vücut fazla miktarda ve yüksek kalorili yiyeceklere adaptasyonda sorun yaşayabilir. Bu nedenle mideye ve vücuda birden yük bindirmek hazımsızlık ve mide problemlerinden başlayarak, kan şekerinde dengesizliklere ve tansiyona kadar gidebilen sağlık sorunlarına neden olabilir.
Şerbetli ve ağır tatlılar yerine sütlü tatlı ve meyveli seçimler daha uygun olacaktır. Yüksek şeker içeren ağır tatlılar kan şekerinde daha agresif bir dalgalanma yaratır. Hamurlu ve şerbetli tatlılarından vazgeçemiyorsanız da en azından porsiyonlarınızı küçültebilirsiniz.
Bayramda çok miktarda çikolata, tatlı, yağlı ve hamurlu gıdalar tüketmek mide yanmaları, bağırsak problemleri, migren atakları gibi sorunlar doğurabilir. Vücudunuza bir andan yüklenmeyin.
Bayram sofralarında uzun süre zaman geçirmek, fark etmeden yenilen yemeğin miktarını artırabilir. Bayram sofrasında yemeklerden ziyade edilen sohbetlerin tadını çıkarmaya çalışın.
Ziyaretlerdeki çay ve kahve ikramlarının şekersiz olmasına dikkat edin. İçilen çay veya kahveler günlük sıvı ihtiyacınızın yerine geçmez, su içmeyi asla ihmal etmeyin. Günde ortalama olarak 2-2.5 litre su tüketin.
Tansiyon, diyabet veya kalp damar hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları olan bireyler diyetinize uygun beslenme programı dışına çıkmamanız ve yediklerinize çok daha dikkat etmeniz gerektiğini lütfen unutmayın.
Bayramdaki kaçamakları, özellikle tatlıları dengelemek adına diğer öğünlerde karbonhidrat miktarını minimumda tutup gününüzü daha dengeli geçirebilirsiniz. Kahvaltı ve akşam yemeklerinde daha protein ağırlıkı öğünlere yer vermek bu anlamda uygun olacaktır.
