ARA
Benim için bir Alaçatı klasiği. Yılların eskitemediği ve eskitemeyeceği bir mekan Fahri’nin Yeri. Bir mekanda servis ve lezzet kalite standartını sürdürülebilir kılmak işletmecilikteki en zor meselelerden biri. Fahri Abi’nin oğlu Kemal, babasından aldığı tecrübeyi üzerine koyarak devam ettiriyor. Alaçatı Port tarafında, denizin hemen dibinde sessiz bir rakı balık meze deneyimi için liste başı bu sene de değişmiyor. Çok detaylı bir analiz yapmamakla beraber her şeylerinin çok iyi olduğu belirtir, fava yemeden dönmemenizi öneririm. Gitmeden çok önce rezervasyon yapmanız şart.
Eski Alancha, yeni Yek. Yeni Yek diyorum aslında ama bu sene Şef Kemal Demirasal’ın ikinci yılı burada. Alaçatı’nın çok çok içinde ama en tepesinde! Köyü ve tüm Alaçatı’yı daha yüksekten görebileceğiniz bir yer. Bir gün batımı yaşanıyor ki burada, Santorini halt etmiş. Rezervasyonsuz gitmemenizi önerdiğim Yek’te çok geç saatlere kalmadan keyfe başlamanızı tavsiye ederim size. Başlangıçlardan Et Tataki ve Levrek Ceviche, ana yemeklerden Dallas Steak ve Fıstıklı Kebap favorilerim.
Alaçatı’nın curcunalı beach kulüplerinin dışında daha sakin, daha oturaklı bir kafası var Zio Beach’in. Happy Hour saatlerinde topluklu, full makyaj arkadaşlardan ziyade daha samimi ve doğal bir kitlesi var. Denizi ne Aya Yorgi koyu kadar buz gibi, ne de ılık; tam kıvamında. Hafta sonları İskender Paydaş, Metin Arolat, Ozan Doğulu, Zeynep Bastik gibi isimler sahne alıyor. Geçtiğimiz yıl 240 TL’lik Surf & Turf Burgeri, bu sene 500 TL’lik ıstakozlu Stella Pizza’sı ile olay yaratsa da menünün diğer kalemleri bu civarda dolaşmıyor, merak etmeyin. Alaçatı standartlarında fiyatlar ama bir beach club restoranının çok üzerinde bir performans var Zio’da. Giriş ücreti: 60 TL.
Alaçatı’daki ikinci senesini yaşayan Walkin Brasserie bu sene iç mekanda değişiklik yaparak canlı performans alanını daha da büyütmüş. İçerideki bar dışarı alınmış ve barın yerine localar dizayn edilmiş. Geçen yılki sıkışık halinden eser yok. Haftanın 5-6 günü canlı müzik olan Walkin’de Mert Davran, Dilan Çıtak Tatlıses, Boygar, Cenk Suyabatmaz gibi isimler performans sergiliyor. Mekan sadece iyi müzikten ibaret değil tabii ki. Sektörün deneyimli isimlerinden Berkin Şef‘in dünya mutfağı odaklı menüsünü de muhakkak deneyimlemelisiniz. Rezervasyon şart.
Gündüz de keyifli yeniyordur tabii ama benim için bir gece ritüeli Alaçatı’da kumru yemek. Özellikle gece eğlencesinden çıktıktan sonra mutlak duraklardan biri oluyor. Bu salamlı, sucuklu, sayas peynirli özel susamlı ekmeğinde icra edilen kumruyu yiyebileceğiniz birçok mekan var Alaçatı’da ama benim değişmez favorim; Kumrucu Hikmet. Çok fazla çeşidin yer aldığı menüden Çılgın’ı seçerseniz mutsuz ayrılmazsınız.
Asla Tezgaha Oturma! Katre, sosyal medya gücü en yüksek mekanı olabilir Alaçatı’nın. Birçok Influencer’dan daha yüksek takipçisi olan bir yer. Aslında bir otel ama dışarıdan kahvaltıya giriş serbest. Kişi başı 36 TL ve istediğiniz kadar pişi yiyebiliyorsunuz. Düşünsenize. Rüya gibi… İyi peynirler, iyi domatesler, iyi reçeller ve iyi sıcaklar. (Sıcaklar ekstra bu arada!). Buranın en güzel olayını söylüyorum sizlere. Sahipleri Figen ve Erhan. Dünyanın en mutlu, eğlenceli ve güler yüzlü çifti, dünyanın en mutlu işletmesini yaratmayı başarmışlar. Çok seviyorum onları.
Açıldığı günden beri konuşulan bir marka Momo. Alaçatı’ya gidip de Momo’da yemek yemeden ya da eğlenmeden ayrılan kalmamıştır muhtemelen. Şimdi o Momo, Dalyan bölgesinde açtığı Mikonos, Tulum ambiyansı yaratılmış nefis beach club’ı ile adından söz ettiriyor. Alaçatı’daki en büyük sorunlardan biri olan hizmet yetersizliğini hiç hissetmediğiniz Momo’nun mutfağı dünyaca ünlü şef Carlo Bernardini’ye ait.
Bu sene şüphesiz Alaçatı’nın en iyi canlı müzik mekanlarından biri Onair by Tektekçi. O eski halinden eser olmayan (yaş ortalaması yükselmiş) Tektekçi, Onair dönüşümüyle köyün en dolu mekanlarından biri. Baran Bayraktar, Zeynep Bastık, Alya gibi nefis sesler sahne alıyor burada düzenli olarak. Hiçbiri bir Demet Akalın, Kenan Doğulu ya da Murat Boz gibi popstar kategorisinde isimler değil ama inanın hepsi, çok temiz ve geleceğin yıldızı olabilecek sesler. Özellikle Baran’ın bir dakika yerinde durmadığı o hiperaktif halleri size 3 saatin nasıl bu kadar hızlı ve keyifli geçtiğini sorgulatacak.
Alaçatı’da 7 gün müzik dinleyebileceğiniz nadir yerlerden Jun Bistro. O da ikinci yılını yaşıyor köyde. Bu sene çok daha iddialı. Sadece müziğiyle değil yemekleriyle de son derece öne çıkıyor. Karides Mantı, Jun Burger ve Tavuk Schnitzel öncelikli favorilerim. Perşembe ve Cuma akşamları çıkan Biraz Akustik grubu bugüne kadar dinlediğim akustik performanslar arasında en iyisi. Solistlerinin sesi bu ülkede daha fazla kıymet görmeyi hak ediyor.
Üstat Ahmet Güzelyağdöken’in Langaza’sı bu listede yer almasaydı çok ayıp ederdik kendisine. İzmir’deki Balmumu Lokantası’nın da sahibi bu değerli insanın Alaçatı’daki bol Ege esintili ve bol muhabbetli mekanı, gerçek bir Çeşme deneyimi yaşatıyor misafirlerine. Rezervasyon yapmadan gitmeyin lakin burası diğer balıkçılar gibi üç yüz sandalyeli bir mekan değil.
İşletmecilik dünyanın en zor işlerinden biri. Hele hele bizim gibi zor ekonomik koşulları olan bir ülkede bu işi yapıyorsanız uzun yıllar kalıcı olabilmek çok daha zor. Alaçatı klasiklerinden Viento Hotel’in işletmecisi Figen Hanım, otel içerisinde ama farklı isimde şahane bir mekan yaratmış. Sota Alaçatı, servis kalitesi, lezzetleri ve fonda çalan keyifli müziğiyle iyi yemek yiyebileceğiniz yerlerden biri. Ahtapot yemeden terk etmeyin burayı.
Bu mekanda öyle süslü dekoratif masalar, canlı müzik performansları yok. Adından da anlaşılacağı üzere odaklandıkları iki konu var: Lokma ve Katmer. Ne lokma bildiğiniz şekilde ve lezzette, ne de katmer Antep’teki gibi tatlı ve bol fıstıklı. Çünkü buradaki katmer tatlı değil tuzlu. Kıymalı ya da peynirli olarak taze taze hazırladıkları katmeri ve bol tarçın dökmenizi önerdiğim dev lokmaları da tatmadan Çeşme’den ayrılamazsınız.
Alaçatı’nın sabaha kadar açık tek mekanı burası. Yaklaşık 500 m2’lik alana yayılan mekanda markanın ruhuna uygun olarak çöl ambiyansından yola çıkılmış. Etnik öğelerle çağdaş unsurları birleştirerek, eklektik bir dizayn ortaya çıkarılmış. Müzik direktörlüğünü Dj Ali Yılmaz’ın yaptığı Bedevi Alaçatı, etnik elektronik, deep house, house tarzı müzikleri ile yeni jenerasyon gece kulüplerinin en iyi örneklerinden biri şüphesiz. Yeni sezonda İstanbul’a da gelmelerini umuyorum.
Jolly Joker için ülkemizin işini layığıyla yapmayı becerebilen en keyifli müzik performans mekanı diyebiliriz. İstanbul’da Harbiye Açıkhava’da kimler çıkıyorsa, yaz sezonunda Alaçatı’da o isimler çıkıyor. Tabii Tarkan’dan bahsetmiyorum. Yıldız Tilbe, Şebnem Ferah, Selami Şahin, Berkay, Koray Avcı, Teoman gibi isimler... Alaçatı Port’ta kocaman bir alana kurulu Jolly Joker’i planlarınızın arasına alabilirsiniz.
