YAŞAM - SEYAHAT

Batı Avrupa’nın dinamik şehri Lizbon

Portekiz’in başkenti Lizbon, Avrupa’nın en dinamik ve en canlı şehirlerinden biri olarak keşfedilmeyi bekleyen pek çok önemli yapıya ev sahipliği yapıyor. Daracık taş sokaklarda yankılanan Fado müziği, Azulejo çinileriyle süslenmiş renkli binaları, tarihi tramvayları ve nefes kesen manzaralarıyla Lizbon, her adımda ziyaretçilerini etkilemeyi başarıyor. Betül Cebeci, en popüler tatil destinasyonlarından Lizbon’u yazdı

profil
BT Ekip
15.06.2024
Batı Avrupa’nın dinamik şehri Lizbon

Atlantik Okyanusu’nun kıyısında yer alan Lizbon; tarihi dokusu, kültürel zenginlikleri ve gastronomi alanındaki çeşitliliği ile gezginlerin hayallerini süslüyor. Lizbon’un canlı atmosferi, sadece tarihi yapılarıyla sınırlı değil. Bairro Alto’nun hareketli gece hayatı, Chiado’nun modern alışveriş caddeleri ve LX Factory’nin bohem havası, şehri her daim dinamik ve ilgi çekici kılıyor. Güneşli, renkli ve her daim cıvıl cıvıl olan Batı Avrupa’nın bu dinamik ve fotojenik şehri, her yıl düzenlenen dünya çapına ünlü festivalleriyle de adından söz ettiriyor.

İstanbul’dan Lizbon’a ulaşmak uçakla ortalama 5 saat sürüyor. Lizbon Havaalanı şehir merkezine sadece 10 km uzaklıkta. Havaalanından şehir merkezine en hızlı ve en ekonomik şekilde ulaşmak için Aeroport-Saldanha isimli kırmızı metro hattını kullanabilirsiniz. Saldanha durağından, gitmek istediğiniz yere göre yeşil ya da mavi hatta aktarma yapmalısınız. Bununla birlikte havaalanından kalkan 744, 705, 722 ve 783 nolu otobüs hatlarından birini, gideceğiniz yere göre tercih edebilirsiniz. Bu seçeneklerin haricinde Aerobus Line1 ve Aerobus Line2 olarak adlandırılan airport shuttle’larını kullanarak da şehir merkezine rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Grup halinde seyahat ediyorsanız havaalanı taksilerini kullanabilir ya da Uber uygulaması üzerinden aracınızı havaalanına çağırabilirsiniz. 


Portekiz, Avrupa Birliği üyesi olduğundan ülkeye seyahat etmek için, bordo pasaportlu Türk vatandaşlarının Schengen vizesine sahip olmaları gerekiyor. Yeşil pasaportunuz varsa vize almanıza gerek kalmadan Portekiz’e seyahat edebilirsiniz.


Portekiz’i hangi mevsimde ziyaret etmek istediğiniz, seyahatinizin amacına göre değişkenlik gösterebilir. Ülke genelinde Haziran ve Eylül ayları arasında sıcaklıklar 30 derecenin üzerinde seyrettiği için, bu dönemde kavurucu sıcaklarla karşılaşabilirsiniz. Bu aylar arasında Lizbon seyahati planladıysanız; şehir turları ya da kültürel geziler yerine deniz tatili yapmayı düşünebilirsiniz. Şehir kış aylarında düşük sezonunu yaşıyor, bu da ekonomik bir tatil planlamanız için son derece ideal. Ilıman bir iklime sahip olan ülkede kış aylarında da, dondurucu soğuklara maruz kalmadan rahatlıkla gezebilirsiniz. Şehri doyasıya keşfetmek için en uygun zamanların Mart, Nisan ve Ekim ayları olduğunu söylemek mümkün. 


Her bütçeye ve her ihtiyaca yönelik oldukça fazla konaklama seçeneği bulunan Lizbon’da, konaklayabileceğiniz beş temel bölge bulunuyor. Özellikle şehri düşük sezonda ziyaret edecekseniz, konaklamanızı çok ekonomik bir şekilde yapabilirsiniz. Bununla birlikte yüksek sezonda şehri keşfetmeyi düşünüyorsanız, konaklamanızı aylar öncesinden ayarlamanız hem bütçenizi korumak hem de istediğiniz bölgede konaklama yapabilmek için önemli. Lizbon’da konaklama yapabileceğiniz bölgeler ve özellikleri şöyle sıralanabilir:

Baixa ve Chiado: Baixa, Lizbon’un merkezi olarak biliniyor. Ana meydanlar, mağazalar ve restoranlar bu bölgede yer alıyor. Merkezi konumu nedeniyle her yere yürüme mesafesinde olan bu bölgede konaklamak iyi bir fikir olacaktır. Bununla birlikte Chiado da şehrin en popüler alışveriş ve kültür merkezlerinden biri olarak tanınıyor. Kafeler, tiyatrolar ve şık butikler ile dolu olan bu bölgede de konaklamak isteyebilirsiniz.

Alfama: Lizbon’un en eski ve en otantik mahallesi olarak bilinen Alfama; dar sokakları, Fado müziği çalan mekanları ve tarihi yapıları ile ünlü. Tarihi ve otantik atmosferde konaklamayı seviyorsanız, Alfama sizin için ideal bir bölge olabilir.

Bairro Alto: Gece hayatının merkezi olarak bilinen, barlar, kulüpler ve restoranlarla dolu bu bölge, eğlenceli ve canlı bir atmosfer sunuyor. Gece hayatını sevenler için Bairro Alto bölgesi mükemmel bir tercih olacaktır.

Avenida da Liberdade: Lizbon’un ana caddesi olarak kabul edilen Avenida da Liberdade; lüks oteller, mağazalar ve restoranlarla çevrili. Lüks ve modern bir konaklama deneyimi arıyorsanız, bu bölgede konaklayabilirsiniz.

Belem: Lizbon’un tarihi ve turistik bir bölgesi olan Belem; Jerónimos Manastırı, Belem Kulesi ve Pasteis de Belem gibi önemli turistik mekanlara yakın bir konaklama arayanlar için ideal bir seçenek.


Lizbon’da gezilecek turistik noktalar oldukça fazla. 16. yüzyıldan kalma Jerónimos Manastırı, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Belém Kulesi ve kentin en yüksek noktalarından biri olan São Jorge Kalesi, şehrin tarihi ve mimari zenginliklerinin sadece birkaç örneği. Şehrin ruhunu anlamak için Alfama mahallesinde dolaşmalı, pastel renkli evlerin yer aldığı sokaklarda kaybolmalı, Fado müziğinin eşsiz notalarını dinlemeli ve yerel kafelerde oturup bir fincan kahve eşliğinde şehrin ritmini hissetmelisiniz. Şehri keşfetmek için en az 2 gece 3 gün zaman ayırmalısınız. Lizbon’da mutlaka görmeniz gereken popüler turistik noktalar ise şöyle listelenebilir:

Belem Kulesi (Torre de Belém): Lizbon’un sembollerinden biri olan ve 16. yüzyılda inşa edilen bu kule, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Atlantik Okyanusu’nun girişini korumak amacıyla yapılan Belem Kulesi, Manuelin tarzı mimarisiyle dikkat çekiyor.

Alfama Mahallesi: Lizbon’un en eski mahallesi olan Alfama; dar sokakları, merdivenleri ve Fado müziği ile ünlü. Alfama’yı gezerken Lizbon’un otantik atmosferini hissedebilir, bol bol fotojenik fotoğraf çekebilirsiniz.

São Jorge Kalesi (Castelo de São Jorge): Lizbon’un en yüksek noktalarından birinde yer alan bu kale, şehrin panoramik manzarasını sunuyor. Tarihi 11. yüzyıla kadar uzanan São Jorge Kalesi’nin Araplar tarafından inşa edildiği biliniyor.

Praça do Comércio (Ticaret Meydanı): Lizbon’un en büyük ve en görkemli meydanlarından biri olan Ticaret Meydanı, Tagus Nehri kıyısında yer alıyor. Meydan, şehrin tarihi merkezine açılan Rua Augusta Kemeri ve heykelleriyle dikkat çekiyor.

Rossio Meydanı (Praça do Rossio): Lizbon’un kalbinde yer alan bu meydan, tarihi ve kültürel açıdan önemli bir buluşma noktası olarak kabul ediliyor. Meydanda yer alan dalga desenli taş zemin, Portekiz’in denizcilik geçmişini simgeliyor.

Jerónimos Manastırı (Mosteiro dos Jerónimos): 16. yüzyılda Vasco da Gama’nın Hindistan’a yaptığı yolculuğun anısına inşa edilen manastır, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almasıyla ve muhteşem Manuelin tarzı mimarisiyle adından söz ettiriyor.

Elevador de Santa Justa (Santa Justa Asansörü): 1902 yılında inşa edilen bu tarihi asansör, Baixa ve Bairro Alto bölgelerini birbirine bağlıyor. Neo-Gotik tarzda inşa edilen asansörü kullanarak, Lizbon’un muhteşem şehir manzarasının tadını çıkarabilirsiniz.

LX Factory: Eski bir endüstriyel kompleksin dönüştürülmesiyle oluşan LX Factory; sanat galerileri, butikleri, restoranları ve popüler kafeleri ile Lizbon’da gezilecek yerler listenizde kesinlikle olması gereken yerlerden. Bölge, bohem ve yenilikçi atmosferi ile dikkat çekiyor.

Oceanário de Lisboa (Lizbon Okyanus Akvaryumu): Avrupa’nın en büyük kapalı akvaryumlarından biri olan Oceanário de Lisboa, binlerce deniz canlısını bünyesinde barındırıyor. Özellikle çocuklu aileler akvaryuma büyük ilgi gösteriyor.

Padrão dos Descobrimentos (Keşifler Anıtı): Tagus Nehri kıyısında yer alan anıt, Portekiz’in keşifler çağını onurlandırmak için 1960 yılında inşa edilmiş. Anıtta kaşiflerin ve kralların heykelleri yer alıyor.

25 de Abril Köprüsü: Lizbon’un simgelerinden biri olan ve San Francisco’daki Golden Gate Köprüsü’ne benzerliği ile bilinen asma köprü, şehri Tagus Nehri üzerinden birleştiriyor.

Parque Eduardo VII: Lizbon’un en büyük parklarından biri olan Parque Eduardo VII; geniş çimenlik alanları, yürüyüş yolları ve etkileyici şehir manzarası sunan bir tepeye sahip.

Calouste Gulbenkian Müzesi: Sanat koleksiyonlarıyla ünlü olan müze, hem Portekiz hem de uluslararası sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. Modern ve klasik sanat eserlerini görmek isteyenler için ideal bir müze.

Museu Nacional do Azulejo (Ulusal Çini Müzesi): Portekiz’in ünlü Azulejo çinilerinin tarihini ve sanatını sergileyen müze, eski bir manastırda yer alıyor. 

Lisbon Cathedral (Sé de Lisboa): 12. yüzyılda inşa edilen katedral, Lizbon’un en eski kilisesi olma özelliğini taşıyor. Lizbon katedrali, romanesk mimarisi ve tarihi hazineleri ile dikkat çekiyor.

Praça do Marquês de Pombal: Lizbon’un en önemli meydanlarından biri olan Praça do Marquês de Pombal, şehri yeniden inşa eden Marquês de Pombal’ın heykeli ile tanınıyor.

Mercado da Ribeira (Time Out Market): Bu tarihi pazar; yerel yiyecekleri, içecekleri ve el sanatları satan tezgahlarıyla ünlü. Pazar yeri aynı zamanda Lizbon’un en iyi restoranlarından bazılarını içeren modern bir yemek alanına sahip.

Bonus: Şehirde yeterli zamanınız varsa trenle yaklaşık 40 dakikada ulaşabileceğiniz büyüleyici orta çağ kasabası Sintra’yı da gezi listenize ekleyebilirsiniz.


Portekiz mutfağı, Akdeniz etkilerinin yanı sıra deniz ürünleri ve yerel malzemelerin zengin kullanımı ile tanınan, lezzetli ve çeşitlilik gösteren yemeklerden oluşuyor. Portekiz, Atlantik Okyanusu’na kıyısı olan bir ülke olduğu için deniz ürünleri Portekiz mutfağının önemli bir parçası. Balık, kabuklu deniz ürünleri ve ahtapot gibi malzemelerin sıkça kullanıldığı yemekler, genellikle taze ve yerel malzemeler ile hazırlanıyor. Portekiz mutfağında mutlaka denemeniz gereken yerel lezzetler ise  şöyle sıralanabilir:

Pastel de Nata: Kremalı bir tart olan Pastel de Nata, Lizbon’un en ünlü tatlısı. Şehrin her yerinde kolayca bulabileceğiniz natayı, Lizbon’un en ünlü ve en popüler mekanı olan Belem’deki Pasteis de Belém’de denemelisiniz.

Bacalhau à Brás: Tuzlanmış morina balığı, patates, soğan ve yumurta ile hazırlanan Bacalhau à Brás, Portekiz’in en popüler balık yemeklerinden biri olarak öne çıkıyor.

Bifana: Baharatlı domuz etiyle yapılan bir tür sandviç. Genellikle hardal ve biberle servis edilen bifanayı ara öğün olarak tercih edebilirsiniz.

Sardinhas Assadas: Izgara sardalyalar, özellikle yaz aylarında yapılan festivallerde sokak lezzeti olarak tercih ediliyor. Taze ve lezzetli balıklar, genellikle zeytinyağı ve limonla servis ediliyor.

Caldo Verde: Yeşil lahana, patates, sosis ve zeytinyağı ile hazırlanan bu çorba, Portekiz mutfağının klasiklerinden. Caldo Verde, soğuk havalarda iç ısıtıcı ve doyurucu bir lezzet sunuyor.

Ameijoas à Bulhão Pato: Zeytinyağı, sarımsak, beyaz şarap ve kişniş ile yapılan bir tür midye yemeği olan Ameijoas à Bulhão Pato, deniz mahsulü sevenler için harika bir seçenek.

Arroz de Marisco: Deniz mahsulleri ile yapılan bir pilav yemeği olan Arroz de Marisco; karides, midye, kalamar ve yengeç gibi çeşitli deniz ürünlerini içeriyor.

Polvo à Lagareiro: Zeytinyağı, sarımsak ve patates ile pişirilen bu ahtapot yemeği, Lizbon’da oldukça popüler. 

Alheira: Genellikle kızartılarak servis edilen, Portekiz’e özgü bir sosis türü. Geleneksel olarak patates ve yeşil sebzelerle birlikte sunuluyor.

Ginja (Ginjinha): Kiraz likörü olan Ginja, Lizbon’un ünlü içeceklerinden biri. Küçük bardaklarda servis ediliyor ve içindeki kiraz ile birlikte tüketiliyor.

Yeme içme alternatiflerinin oldukça fazla olduğu Lizbon’da nerede ne yiyeceğinize karar veremediyseniz, çeşitli yerel lezzetleri bir arada bulabileceğiniz modern bir pazar yeri olan Time Out Market tam size göre olabilir.


Lizbon coğrafi yapısı gereği oldukça yokuşlu ve merdivenli bir şehir. Yedi tepesi sebebiyle İstanbul’a benzetilen bu şehri çocuğunuzla ziyaret etmek biraz zorlayıcı olabilir. Bununla birlikte şehirde Uber oldukça yaygın kullanılıyor ve ekonomik bir seçenek. Eğer Lizbon’a çocuğunuzla seyahat edecekseniz şehrin zorlayıcı noktalarına Uber kullanarak ulaşabilirsiniz. Lizbon’un canlı gece hayatının tadını doyasıya çıkarabilmek için şehri partneriniz ya da arkadaşlarınızla keşfetmek isteyebilirsiniz. Şehir yalnız gezginler için de oldukça güvenli.


Önceki ve Sonraki
Haberler