ARA
Gloucestershire, Oxfordshire, Warwickshire, Wiltshire ve Worcestershire kontluklarını kapsayan Cotswolds bölgesi, İngiltere'nin güneybatısında yer alıyor. Popüler Cotswolds rotasının ana güzergahı genellikle Chipping Campden'dan başlıyor ve Bath ya da Stratford-upon-Avon gibi yerlere kadar uzanıyor. Rotanın yıldızı Bibury olsa da bölgede eşsiz güzellikte onlarca köy bulunuyor. Eski İngiliz köylerinin ve kasabalarının bulunduğu Cotswolds’ta antik kiliseler, otantik malikaneler ve tasarım ödüllü bahçeler ile doğal güzelliklerin uyumu baş döndürüyor.
Bibury’ye ya da Cotswolds bölgesinde herhangi bir yere Türkiye’den ulaşmanız için öncelikle Londra’ya gitmeniz gerekiyor. Londra’daki havalimanlarının hangisine iniyorsanız araç kiralayıp ortalama 2 saat sürecek olan bir yolculukla Bibury’ye ulaşabilirsiniz. Londra’dan Bibury’ye giderken Oxford’tan geçmeniz gerekecek; eğer zaman sorununuz yoksa bir gününüzü Oxford’u keşfetmeye ayırmak iyi bir fikir olacaktır. Oxford’tan Bibury araçla ortalama 40 dakika sürüyor ancak yolların güzelliği sizi büyüleyeceği için süre çok önemli olmayacaktır. Araç kiralamak istemezseniz (trafiğin tersten aktığını unutmamak gerek) Londra’dan Oxford’a trenle ulaşıp günübirlik düzenlenen Bibury turlarına katılmak da iyi bir seçenek olacaktır. Cotswolds’ta hava kirliliğini önlemek amacıyla köyler arasında tren hattı bulunmuyor. Cotswolds rotasını tamamlamak istiyorsanız, zaman ve bütçe probleminiz olmadan, araç kiralayıp köylerin arasında kaybolarak pastoral manzaraların tadını çıkarmak eşsiz bir deneyim olacaktır.
Birleşik Krallık; İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’dan oluşan ülkeler topluluğudur. Bu ülkelere giriş yapmak isteyen Türk vatandaşlarının Birleşik Krallık vizesi alması gerekiyor. Diplomatik pasaport sahipleri hariç tüm pasaport türleri vizeye tabi tutuluyor. Vize başvurusu, gerekli evraklar ve süreçle ilgili tüm bilgiler için https://www.gov.uk/check-uk-visa adresini ziyaret edebilirsiniz.
Bibury, her mevsimde ziyaret edilebilecek zamansız bir yer olsa da, Cotswolds bölgesinin genel iklim özellikleri göz önüne alındığında, Mayıs-Haziran ve Eylül ayları bölgeyi keşfetmek için en uygun zamanlar. Bu aylar, sıcaklıklar yükselmeye başladığından ve yağış daha az olduğundan, açık hava etkinlikleri ve manzaranın keyfini çıkarabilmek için son derece ideal. İlkbaharda, çiçeklerin açtığı ve doğanın canlandığı bir döneme denk gelirsiniz. Sonbaharda ise yaprakların renk değiştirdiği ve bölgenin muhteşem bir renk cümbüşüne büründüğü bir zamanı yakalayabilirsiniz. Bununla birlikte, yaz ayları da Bibury'yi ziyaret etmek için oldukça popüler, ancak bu dönemde bölge daha kalabalık olabilir. Kış aylarında ise soğuk ve yağışlı bir hava hakim olabilir, ancak yine de bölgenin doğal güzelliklerinden ve tarihi atmosferinden keyif alabilirsiniz.
Bibury'de konaklama yapmak istiyorsanız, çok fazla alternatifiniz olmadığını bilmelisiniz. Özellikle yüksek sezonda yer bulmak zor olabilir, bu nedenle erken rezervasyon yapmanız faydalı olacaktır. Bununla birlikte Bibury’ye araçla çok rahat ulaşabileceğiniz yakın köyler de konaklama yapıp günübirlik Bibury gezisi de planlayabilirsiniz. Bibury'de konaklama yapmak için şu yerler önerilebilir:
The Swan Hotel: Bibury'nin merkezinde yer alan hotel, tarihi bir binada hizmet veriyor. Swan Hotel, nehir manzaralı odaları ve popüler restoranıyla konforlu bir konaklama imkanı sunuyor.
The Village Pub: Köy meydanında bulunan otel, rustik tarzıyla dikkat çekiyor. Geleneksel İngiliz pub atmosferi sunan, şömine başında keyif yapabileceğiniz The Village Pub’ta otantik bir deneyim yaşayabilirsiniz.
The Bibury Court: Bibury Court Gardens'a bitişik olan bu otel, tarihi bir malikanede konaklama imkanı sunuyor. Yemyeşil geniş bahçeleri ve şık odalarıyla The Bibury Court’ta huzurlu bir atmosferde konaklama yapabilirsiniz.
Bed and breakfast (B&B) işletmeleri: Bibury'de çok sayıda olmasa da B&B işletmesi de bulunuyor. Genellikle yerel halkın evlerinde hizmet veren bu işletmeler, lokal bir deneyim sunuyor.
Bibury'yi keşfederken kendinizi adeta bir zaman yolculuğuna çıkmış gibi hissedeceksiniz. Arlington Row'un eski taş evleri sizi geçmişe doğru bir yolculuğa çıkarırken, Coln Nehri'nin sessiz suları ise ruhunuzu dinlendirecek. Antik St. Mary Kilisesi'nin sakin avlusu, yüzyıllar boyunca buradan geçmiş olanların hikayelerini dinler gibi hissettirecek. Etrafınızdaki tarihi ve doğal güzelliklerin büyüleyici atmosferi başınızı döndürecek.
Arlington Row: Bibury'nin en popüler noktası Arlington Row, Cotswolds bölgesinin en iyi korunmuş örneklerini keşfetmeniz için ideal bir bölge. Bölgedeki antik taş evler, 17. yüzyılın izlerini taşıyor ve ziyaretçilerine unutulmaz anılar biriktirebileceği fotojenik bir atmosfer sunuyor.
St. Mary's Church: 11. yüzyıldan kalma bu tarihi kilise, Bibury'nin merkezinde yer alıyor. Gotik mimarisi ve iç dekorasyonuyla dikkat çeken kilise, bölgenin tarihi ve kültürel yapısını anlamanızı sağlıyor.
Bibury Trout Farm: Bibury Trout Farm, 1902'de kurulan ve hala faaliyet gösteren İngiltere'nin en eski forel çiftliklerinden biri. Bibury Trout Farm’da, alabalık yetiştiriciliği ve çiftlik hayatı hakkında bilgi edinebilir, balık tutabilir ve taze alabalık satın alabilirsiniz.
Riverside Walk: Coln Nehri boyunca yapılan, Bibury'nin doğal güzelliklerini keşfetmek için mükemmel bir yürüyüş yolu.
Bibury Court Gardens: Bibury Court'un yanında yer alan ve İngiliz bahçe tasarımının güzel bir örneğini sunan bu bahçelerde yürüyüş yapabilir ve çevredeki manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz.
Bonus: Cotswolds rotasına devam etmek için; Bibury civarında yer alan ve kartpostaldan çıkmış gibi manzaralar sunan, birbirinden güzel köyleri şu şekilde listeleyebiliriz:
Bourton-on-the-Water: ‘Venedik'in küçük kardeşi’ olarak adlandırılan bu köy, sakin kanalları ve taş köprüleriyle adından söz ettiriyor.
Stow-on-the-Wold: Bir Ortaçağ kasabası olan Stow-on-the-Wold, antik binaları ve geniş pazar meydanıyla dikkat çekiyor.
Chipping Campden: Cotswolds'un en güzel köylerinden biri olarak kabul edilen Chipping Campden, tarihi yapıları ve şirin sokaklarıyla büyüleyici bir atmosfer sunuyor.
Broadway: Geniş caddeleri ve tarihi binalarıyla ünlü olan Broadway, Cotswolds'un en popüler köylerinden biri.
Burford: Antik binaları ve tarihi pazar yeriyle bilinen, Cotswolds'un en büyük kasabalarından biri olan Burford, Cotswolds’un en güzel köyleri arasında yer alıyor.
Masalsı köy Bibury’yi keşfetmek için 1 gece 1 gün yeterli olacaktır. Bununla birlikte Cotswolds rotasındaki başlıca köyleri de listenize eklemek isterseniz minimum 3 gece 4 gün ayırmalısınız. Cotswolds rotanıza Cambridge ve Oxford’u da dahil etmek içinse çok daha uzun bir süreye ihtiyacınız olacaktır.
Bibury gibi geleneksel bir İngiliz köyünde yerel lezzetleri tatmak harika bir deneyim olabilir. İtalyan ve Çin restoranlarını da bulabileceğiniz Bibury'de mutlaka denenmesi gereken bazı yerel lezzetler ise şöyle sıralanabilir:
Cotswold Cheese: Cotswolds bölgesi, lezzetli süt ürünleriyle biliniyor. Özellikle, bölgenin ürettiği Cotswold Cheese adlı peynir, kendine özgü bir tada sahip ve mutlaka denenmeli.
Sundayroast: Dana, kuzu, domuz ya da tavuk eti ile hazırlanan ve patates kızartması, ızgara sebzeler ve çeşitli soslar ile servis edilen geleneksel bir İngiliz yemeği. Doyurucu bir yemek olan sundayroast’u özellikle ana yemek olarak tercih edebilirsiniz.
Fish and chips: İngiliz mutfağının klasik lezzetlerinden biri olan fish and chips’i, Bibury'de bulunan yerel restoranlarda deneyebilirsiniz. Özellikle Coln Nehri kıyısında fish and chips’in tadını çıkarmak harika bir fikir olacaktır.
Lancashire hotpot: Kuzu eti ve soğanın kısık ateşte pişirilerek servis edilmesiyle hazırlanan lancashire hotpot İngiltere’de oldukça popüler bir lezzet.
Cream tea: İngiliz geleneğinde cream tea; scone adı verilen bir tür tatlı ekmeğin clotted cream (yoğun kıvamlı krema) ve reçelle birlikte servis edilen, çay saati atıştırmalığı. Cotswolds bölgesinde oldukça popüler olan bu atıştırmalık, beş çayınıza eşlik edebilir.
Cornish pasty: İçi sebze ve etle doldurulan vazgeçilmez bir İngiliz atıştırmalığı olan cornish pasty, yürüyüş yaparken verdiğiniz molalarda yorgunluğunuzu alacak iyi bir alternatif olabilir.
Cotswold dry gin: Bölgenin doğal bitkileri ve baharatlarıyla yapılan Cotswolds dry gin, Cotswolds’un özgün tatlarını yansıtıyor ve kesinlikle listenizde olması gerekiyor.
Cotswold ale: Ale, İngiltere'nin geleneksel birası ve Cotswolds bölgesinde de üretilen birçok farklı çeşidi bulunuyor.
Lavanta çayı: Cotswolds bölgesinde yetiştirilen lavantanın çiçeklerinden yapılan lavanta çayı, bölgenin yerel bir içeceği.
Cotswold cider: İngiltere'nin popüler içkilerinden biri olan cider, Cotswolds bölgesinde genellikle elma ile hazırlanıyor.
Köyün merkezinde yer alan ve Coln Nehri kıyısında muhteşem bir manzaraya sahip olan The Swan at Bibury, geleneksel İngiliz yemeklerinin lezzetli yorumları ile tanınıyor. Restoranın tarihi 17. yüzyıla kadar uzanıyor ve büyüleyici bir atmosfere sahip. Özellikle akşam yemekleri ve öğle sonrası çay saati için tercih edilen bu popüler mekana gitmeden önce rezervasyon yaptırmak iyi bir fikir olabilir.
İster sadece Bibury’yi ziyaret edin, ister Cotswolds rotası yapın; bu masalsı bölgeyi varsa eğer kesinlikle çocuğunuzla keşfetmelisiniz. Hayvanları doğal yaşamlarında gözlemlemek, bölgenin tertemiz havasını solumak, birbirinden güzel park ve bahçelerinde oynamak şüphesiz ki çocuğunuza çok şey katacaktır. Bununla birlikte bölgeyi saran sakinliğin, dinginliğin, huzurun ve büyüleyici doğal güzelliklerin tüm ziyaretçilere iyi geleceği kesin.
