ARA
Türkiye’nin en ünlü turizm merkezlerinin başında gelen Kapadokya, her daim büyüleyici bir güzelliğe sahip. 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dâhil edilen Kapadokya, balon turları ile bu manzarayı gökyüzünden izleme fırsatı veriyor. Yok, ben balona binmem derseniz balonları izlemek de aynı derecede keyifli. Kışın ise karla kaplı vadileri, beyaza bürünen peribacaları, yeraltı şehirleri ve mağaralarıyla sizi adeta bir masalın içine davet ediyor.
Bursa’nın güneybatısında yer alan Uludağ, Marmara Bölgesi’nin en yüksek dağı. Aynı zamanda Türkiye’nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi. Uludağ Kayak Merkezi’nde yılın 4 ayı kış sporları yapılabiliyor. Kayak, snowboard, kızak, buz pateni, helikopterli kayak gibi pek çok aktivite mevcut. Konaklama için pek çok seçenek olduğu gibi günübirlik ziyaretçiler için de özel alanlar var. Uludağ’ın en önemli festivali Winterfest, özellikle üniversite öğrencilerinin akın ettiği, çok sayıda sanatçının yer aldığı büyük bir festival olarak öne çıkıyor.
Bolu ilinin doğusunda Köroğlu Dağları’nda bulunan Kartalkaya Türkiye’nin sayılı kayak merkezleri arasındadır. Kışın kar yağışıyla beraber çam ağaçlarının oluşturduğu manzara kartpostalları andırır. Genellikle Aralık ayının başından Nisan ayına kadar olan dönem kayak için uygundur. Otellerdeki barlarda hemen her akşam partiler ve dans geceleri düzenlenir. Ice Fest, Snow Fest, Dünya Snowboardçılar günü gibi bir çok özel gün ve festivale de ev sahipliği yapar.
Türkiye’nin en yeni kayak merkezlerinden biri olan Kartepe, İstanbul’a yakın olması sayesinde uzun süreli değil sadece hafta sonunu değerlendirmek isteyenlerin de uğrak noktası haline geldi. Kış sporlarının yapıldığı diğer turistlik bölgelerden farklı olarak deniz manzarasına sahip birkaç dağdan biri olması nedeniyle ayrı bir güzellik taşıyan Kartepe, yaz ve kış faydalanılabilecek bir özelliğe sahip.
İskandinav Yarımadasının en kuzeyinde bulunan Norveç, kışları çok sert geçse de sadece Kuzey Işıkları’nı izlemek için bile gidebileceğiniz bir ülke. Başkent Oslo’ya İstanbul’dan her gün direkt ve aktarmalı uçuşlar mevcut. Buradaki halk soğuk hava şartlarına uyum sağlamış olsa da turistlerin buna hazırlıklı olarak gitmesi öneriliyor. Norveç için Schengen vizesi gerekiyor. Kışın görebileceğiniz Kuzey Işıkları Festivali(Ocak ayı) 25 yıldır Tromso şehrinde düzenlenen bir müzik festivali. Kuzey ışıklarının çıplak gözde görüldüğü Tromso’da açık hava etkinlikleri, sergiler, seminerler, farklı müzik türlerinden birçok sanatçı katılımcılara eşlik ediyor.
Bansko, Bulgaristan’ın güneydoğusundaki başkent Sofya’nın güneybatısında bulunan Pirin Dağı’nın eteklerinde yer almaktadır. Burası bir dağ kasabasıdır, hem dağlık olması hem de hava şartlarının soğuk, karlı ve kurak geçmesi burayı kış ayları için gözde mekânlardan biri yapmakta. Farklı zorluk tiplerine göre 17 pisti olan Bansko, güzel bir kış ve kayak tatili geçirmek isteyenler için birebir. Hava koşulları el verdiği sürece tırmanış ve yürüyüşler de yapabilirsiniz.
Orta Avrupa’da bulunan ve buranın gotik kraliçesi diye adlandırılan Prag, Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehridir. Vltava Nehri’nin ortasından geçtiği şehir her yıl milyonlarca turisti kendine çekmektedir. Diğer Avrupa şehirlerine göre fiyat açısından daha uygun olması da popülerliğini arttırmaktadır. Çok eski bir tarihi olan şehir, içinde ortaçağ esintileri barındırır. Barok ve gotik mimarinin en ihtişamlı eserlerinden biri olan katedraller, köprüler, meydanlar günümüze kadar tarihi dokusunu korumayı başarmıştır. Tarihi meydanı UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alır. Türkiye’den direkt uçuşla 2.5 saatte gidilebilir. Göz alıcı mimarisi, kışın büyüleyici atmosferi ile birleşince tadına doyulmaz bir keyif yaşayabilirsiniz.
Bu rüya şehir Belçika’nın Venedik’i olarak adlandırılıyor. İkinci Dünya Savaşı’nda zarar görmediği için bozulmadan günümüze gelmiş Brugge, Ortaçağ’dan kalma mimarisi, çikolataları, dantelleri ve kanallarıyla muhteşem bir atmosfere sahip. Zaten bu sebeple Masal Kenti olarak da biliniyor. Şehrin meydanında birçok heykel bulunuyor, bu heykeller 1887’den beri orada. Cloth Hall, Belfry Kulesi, Burg Meydanı gezilmesi gereken yerlerin mutlaka başında geliyor. Our Lady’s Church ise içinde barındırdığı sanat eserleriyle kentin ana organlarından biri durumunda. Aynı zamanda bu kilisenin sağ kanadındaki şapelde Michelangelo’nun yaptığı Meryem Ana Heykeli de bulunuyor.
Yaz aylarında sıcaklığın 50 dereceyi bulması ve aşırı nem nedeni ile kış sezonunda daha rahat gezi imkânı sunan Abu Dhabi, dünyanın en zengin kenti olarak nitelendiriliyor. Birçok saray ve müzenin bulunduğu Abu Dhabi, aynı zamanda dünyanın en iyi korunan plajlarına da ev sahipliği yapıyor. Gökdelenler, ihtişamlı oteller, çöl safarileri, hayranlık uyandıracak bir deniz, zengin bitki örtüsü ve hayvan âlemiyle kış mevsiminde yazı yaşamak isteyenler için birebir. Hizmet, Hususi ve Diplomatik pasaport sahipleri 180 gün içinde 90 günü aşmayan seyahatlerinde vizeden muaflar ancak Umuma Mahsus pasaport sahipleri için vize gerekiyor.
Yine yaz aylarında sıcaklığın 50 dereceyi bulması sebebiyle kış sezonunda gidilmesi önerilen yerlerden biri Dubai. Kışın minimum 25 derece olan Dubai, dünyanın en büyük gökdelenleri, büyük eğlence parkları, insan eliyle yapılmış adalar gibi birçok projeyle adından söz ettiren bir şehir. Ayrıca Dubai’de dünyaca ünlü birçok festival, kültürel ve sportif aktiviteler de düzenlenmektedir. Dini kuralların etkisiyle barlar ve gece kulüpleri daha çok otellerde bulunmaktadır. Hizmet, Hususi ve Diplomatik pasaport sahipleri 180 gün içinde 90 günü aşmayan seyahatlerinde vizeden muaflar ancak Umuma Mahsus pasaport sahipleri için vize gerekiyor.
